
Esas No: 2015/4716
Karar No: 2016/841
Karar Tarihi: 04.02.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/4716 Esas 2016/841 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK.nın 157/1, 52/2, 52/4, 53/1 maddelerine göre 2 yıl hapis, 10.000 TL adli para cezası
Dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık ..."in kimliği tespit edilemeyen diğer şüpheliler ile birlikte hareket ederek katılanları dolandırmaya karar verdikleri, şüphelilerden birinin, kendisini asker arkadaşı ... olarak tanıtarak katılan ..."i aradığı bir süre telefonla konuştuktan sonra ..."teki teyzesinde eski... altını olduğunu bunları satmak istediklerini söylediği, katılanın altınları alabileceğini söylemesi üzerine ..."e gelerek kendisini ... olarak tanıtan şüpheliyi aradığı, şüphelinin işi olduğunu abisi ..."in geleceğini söyleyerek katılana kendisini ... olarak tanıtan diğer sanık ... ile ... Devlet Hastanesi"nin yakınlarında buluşturttuğu, burada sanık ..." nin numune olarak bir adet ... altını verdiği, numune altını alan ..."in memleketi ..."a dönerek söz konusu altını kuyumcu olan tanıdığı tanık..."e gösterdiği tanığın altının gerçek reşat altını olduğunu söylemesi üzerine ..."in kardeşi olan diğer katılan ... ve tanık ... ile birlikte ..."e geldikleri burada sanık ..."nin kimliği belirlenemeyen bir bayanı teyzesi olarak tanıtarak katılanların aracına getirdiği, kadının parayı almadan altınları veremeyeceğini söyleyerek araçtan uzaklaşıp o çevredeki bir evin bahçesine girdiği, sanık ..."nin altınları alıp getireceğini söyleyerek katılanların aracının torpido gözünde bulunan 18.300 TL"yi alarak aynı evinde bahçesinden girdiği, sanıkların bir süre gelmemesinden kuşkulanan katılanların eve gittiklerinde evin bahçesinin arka tarafından bir çıkış olduğunu fark ettikleri çevreden soruşturduklarında sanıkların burada bir araç içinde bekleyip daha sonra oradan uzaklaştıklarını öğrendikleri, bu suretle sanık ..."nin kimliği belirlenemeyen diğer şüphelilerle birlikte katılanları dolandırdığı iddia edilen olayda;
Katılan ve tanıkların soruşturma ve kovuşturma aşamalarında sanığı hiçbir kuşkuya yer bırakmasızın teşhis edemedikleri için "kuşkudan sanık yararlanır" evrensel ceza hukuku kuralı da gözetilerek sanığın mahkumiyetine yeter her türlü kuşkudan uzak, kesin ve inandırıcı kanıtlar elde edilememiş olması karşısında beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04.02.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.