
Esas No: 2015/10040
Karar No: 2016/3531
Karar Tarihi: 03.03.2016
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/10040 Esas 2016/3531 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Davacı, yetim aylığının kesilmesine ilişkin işleminin iptaline tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, 30.04.2009 tarihinde ölen eşinden dolayı 506 sayılı Kanun uyarınca ölüm aylığı bağlanan davacının, 27.11.1990 tarihinde ölen babasından dolayı da 01.06.2009 tarihinde 1479 sayılı Kanun uyarınca bağlanan yetim aylığını iptal eden Kurum işleminin iptali ile kesilen ölüm aylığının kesildiği tarihten itibaren tekrar bağlanması ve Kurumca yersiz ödeme gerekçesi ile çıkarılan borcun iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içindeki kayıt ve belgelerden; davacının 506 sayılı yasa uyarınca sigortalı olan eşinin 30.04.2009 tarihinde vefat ettiği ve davacının eşinden ötürü ölüm aylığı aldığı, davacının 1479 sayılı Yasa uyarınca sigortalı olan babasının ise 27.11.1990 yılında vefat ettiği ve babasından dolayı da 01.06.2009 tarihi itibari ile yetim aylığı aldığı, Kurumca davacının eşinden aldığı aylık tutarının brüt asgari ücretten fazla olduğu gerekçesi ile davacının babasından aldığı aylığın kesildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda; davacının babasının ölüm tarihindeki mevzuata göre gelirinin bulunması nedeni ile aylık bağlanması mümkün değilse de, 1479 sayılı Yasa"nın 45. maddesine 24.07.2003 tarih 4956 sayılı Yasa"nın 23. Maddesi ile eklenen (c) fıkrası uyarınca “ onsekiz yaşını, orta öğrenim yapması halinde yirmi yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde yirmibeş yaşını doldurmayan ve (18 yaşını doldurmayanlar hariç) bu Kanun ile diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan veya yaşları ne olursa olsun çalışamayacak durumda malul olan çocuklarla, yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan ve veya dul kalan ve bu Kanun ile diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan kız çocuklarının her birine %25"inden az aylık bağlanamaz” hükmü uyarınca kız çocuklarına aylık bağlanması mümkün hale gelmiştir. 24.07.2003 tarihinde çıkan yasa hükmü önceki düzenlemeye göre lehe olup uygulanmasının gerektiği ortadadır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın davanın kabulü yerine reddine dair yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine
03/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.