10. Ceza Dairesi 2014/3756 E. , 2018/3603 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ihraç etme
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Sanıklar ... ve ... müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin süresinden sonra olması nedeniyle, 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un 8/1, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu"nun 318. ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 299. maddeleri uyarınca reddine karar verilerek, duruşmasız olarak inceleme yapılmıştır.
A- Sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Olay tarihinde Türkiye’den Münih’e uçakla giden sanığın, gümrükte yapılan bagaj kontrolünde gümrük memurlarınca bavulunda uyuşturucu madde tespit edildikten sonra yerel makamlarla işbirliği yaparak ... olarak bildiği diğer sanık ...’nün telefonla ilettiği talimatları doğrultusunda trenle Bremen’e gidip burada bavulunu Zülfü’nün almasını müteakip polislerce yakalanmasına hizmet ve yardım ettiği anlaşıldığından; sanık hakkında, TCK’nın 192/3. maddesinde öngörülen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Sanık hakkında TCK"nın 62. maddesinin uygulanmamasına karar verilirken yasal ve yeterli gerekçe gösterilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, re"sen de temyize tabi olan hükmün BOZULMASINA,
B- Sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Sanığa yurtdışında isnat olunan suçun "az olmayan miktarda uyuşturucu madde ticareti yapılmasına yardımcı olma" olduğu; bu suç nedeniyle sanığın Almanya Bremen Eyalet Mahkemesi"nin 27/09/2006 tarihli ve 27KLs 510 Js 900037/06 numaralı kararı ile 2 yıl ve 3 ay hapis cezasına mahkûm edildiği ve kararın kesinleştiği; sanığın "uyuşturucu madde ihraç etme" suçuna iştirak ettiği hususunda kesin ve inandırıcı bir delil bulunmadığı, sabit olan fiilinin "yurt dışında uyuşturucu madde ticareti yapma" suçunu oluşturduğu, 5237 sayılı TCK"nın 13. maddesine göre, yurt dışında işlenen uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan dolayı Türkiye"de yargılama yapılabilmesi için yabancı ülkede hüküm verilmemiş olması gerektiği, hüküm verilmiş ise aynı suçtan Türkiye"de yeniden kovuşturma yapılamayacağı, böylece yabancı ülkede hüküm verilmesi halinde de aynı fiilden dolayı birden fazla hüküm verilemeyeceğine ilişkin "non bis in idem" kuralının kabul edildiği gözetilmeden; TCK"nın 13. maddesi ile CMK"nın 223. maddesinin 7. fıkrası uyarınca sanık hakkındaki davanın reddine karar verilmesi yerine mahkûmiyetine hükmolunması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, re’sen de temyize tabi olan hükmün BOZULMASINA,
C- Sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Sanığın uyuşturucu madde taşınan bavul içindeki bantlar üzerinde tespit edilen parmak izini kabul etmemesi karşısında; aldırılan parmak izine ilişkin kriminal raporun dosya içine aslı veya onaylı bir suretinin getirtilerek, sanığın usulüne uygun şekilde alınacak parmak izleri ile Alman makamlarınca gönderilen ve raporda belirtilen izlerle karşılaştırılmasının yaptırılıp sonucuna göre tüm deliller tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, re’sen de temyize tabi olan hükmün BOZULMASINA,
18.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.