4. Ceza Dairesi 2020/9123 E. , 2020/16805 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
A) Sanıklar ... ile ...’a yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık ... hakkında TCK’nın 58. maddesi uygulamamış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Ancak;
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ... ile ...’ın temyiz iddiaları yerinde ise de, bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen karardan tebliğnameye uygun olarak TCK’nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısım çıkarılmak suretiyle HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B) Diğer hükümlerin temyizinde;
1- UYAP sisteminden alınan güncel nüfus kaydına göre, sanık ...’ın 18/10/2018 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında, ölümün doğruluğu kesin biçimde saptanarak, sonucuna göre TCK’nın 64 ve CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince bir karar verilmesi zorunluluğu,
2- Sanık ... hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a) Sanık ...’ın atılı hakaret suçunu inkar etmesi, diğer sanıklarında bu ifadeyi doğrulaması, olay tutanağında sanığın hakaretinden söz edilmemesi, her ne kadar mağdur polisler mahkeme ifadelerinde sanığın kendilerine hakaret ettiğini belirtmiş iseler de, soruşturma aşamasında sıcağı sıcağına alınan kolluk ifadelerinde sanığın hakaretinden söz etmemeleri, kaldı ki iddianame anlatımında da sanığa atfedilen sözler arasında hakaret suçunu oluşturabilecek herhangi bir söylemin bulunmadığının anlaşılması karşısında, sanığın hakaret suçunu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve cezalandırmaya yeterli delillerin neler olduğu açıklanmadan CMK"nın 230/1-b maddesine aykırı olarak mahkûmiyet kararı verilmesi,
b) Kabule göre de;
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ... ile ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, sanık ... açısından başkaca yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.