Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/15324 Esas 2017/7389 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/15324
Karar No: 2017/7389
Karar Tarihi: 30.05.2017

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/15324 Esas 2017/7389 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, silahtan sayılan bir sopayla yüzde sabit iz bırakacak şekilde yaralama suçunu işleyen sanığın cezasının belirlenmesi sırasında, Yargıtay Daireleri ve Adli Tıp Kurumu'nun uygulamaları dikkate alınarak, yüzde sabit izin basit tıbbi müdahale ile giderilemeyeceği sonucuna varmıştır. Bu nedenle, temel cezanın 86/1. maddesi uyarınca belirlenmesi, ardından 3. fıkrası gereğince artırım yapılması, netice sebebiyle misli artırım yapılması ve bulunan miktarın maddede belirtilen beş yıllık hapis cezası sınırının altında kalması durumunda bu miktara çıkarılması gerektiği belirtilmiştir. Ancak mahkeme, adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrilmesi gerektiği hükmünde yanılgıya düşmüştür. Bu nedenle, mahkeme kararı bozulmuştur. Kararda belirtilen kanun maddeleri şunlardır:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/1. ve 87. maddeleri
- 6545 sayılı Kanun'un 81. maddesi
- 5275 sayılı Kanun'un 106/3. maddesi
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. ve 326. maddeleri
3. Ceza Dairesi         2016/15324 E.  ,  2017/7389 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle sanığın mahkumiyetine dair

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü;
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Silahtan sayılan sopa ile yüzde sabit iz kalacak şekilde yaralama eylemini gerçekleştiren sanık hakkında, Adli Tıp Kurumu ve Dairemiz uygulamalarına göre yüzde sabit izin basit tıbbi müdahale ile giderilemeyeceği dikkate alınarak temel cezanın 5237 sayılı TCK"nin 86/1. maddesi uyarınca belirlenmesi, aynı maddenin 3. fıkrası gereğince artırım yapılmasından sonra 87. maddedeki netice sebebiyle misli artırım yapılması ve bulunan miktarın maddede belirtilen beş yıllık hapis cezası sınırının altında kalması halinde bu miktara çıkarılması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Uygulamaya göre de;
    28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesinde; “Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.” şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde verilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca aynı yasanın 326/son maddesi gözetilmek suretiyle BOZULMASINA, 30.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

































    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.