Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/5410 Esas 2019/7430 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5410
Karar No: 2019/7430
Karar Tarihi: 15.10.2019

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/5410 Esas 2019/7430 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2018/5410 E.  ,  2019/7430 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    No : 2016/409-2018/228

    Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozmaya uyulduktan sonra ilamında belirtilen şekilde, davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Mahkemenin, Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine, o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu olgu; mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirdiği gibi, mahkemenin kararını bozmuş olan Yargıtay Hukuk Dairesince; sonradan, ilk bozma kararı ile benimsemiş olduğu esaslara usuli kazanılmış hakka aykırı bir şekilde, ikinci bir bozma kararı verilememektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Hukuk Genel Kurulu’nun 12.07.2006 gün, 2006/9-508 E., 2006/521 sayılı kararı).
    Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. (Prof. Dr. Baki Kuru, Usuli Müktesep Hak (Usule İlişkin Kazanılmış Hak) Dr. A. Recai Seçkin’e Armağan, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayınları No. 351 Ankara, 1974, sayfa 395 vd.)
    Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur. (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK)
    Eldeki davada, Mahkemece Dairemizce verilen bozma kararlarına uyulmuş olmasına rağmen, bozma gereklerinin yerine getirildiğinden bahsedilmesi mümkün olmayıp, önceki bozma kararımızda “… Davacı kurumun tek başına dahi dava açmaya yetkili olduğu, bu kapsamda davanın yasal dayanağı olan 5434 Sayılı Yasanın 129’uncu maddesi gereğince ve ilk bozma kararı kapsamında irdeleme yapılması ile sonucuna göre bir karar verilmesi,…”gereğine işaret edilmiş ise de, mahkemece bozma sonrasında davanın yeniden reddine dair karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    Mahkemece yapılacak iş öncelikle, davalılardan sigorta şirketi hakkında davalı Kurum lehine oluşan usuli kazanılmış hakkın gözetilmesi, suretiyle ve bozma kararımızda da belirtildiği üzere, 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanununun 129. Maddesinin ikinci fıkrası kapsamında, hak sahiplerinin alabileceği tazminat tutarı ile davalı Kurumun alabileceği dul aylıklarının 5 yıllık tutarının kusur karşılığı gözetilmek suretiyle karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece uyulan bozma ilamı ve oluşan usuli kazanılmış hak gereklerinin yerine getirilmesi gerekirken yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, davacı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları nazara alınmalı ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 15.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.