Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/413
Karar No: 2017/200
Karar Tarihi: 12.01.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/413 Esas 2017/200 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/413 E.  ,  2017/200 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada .... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 23/10/2015 tarih ve 2012/345-2015/399 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı şirket vekili ile katılma yoluyla davacı ... vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 10/01/2017 günü hazır bulunan davacılardan ... vekili Av..., davacılar vekili Av. ..., davalılardan .... Petrol Paz. Ltd. Şti. vekili Av. ......, davalılardan ... ile ... vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Asıl ve birleşen davada davacılar vekilleri, 1992 yılından itibaren şirketi tek yetkili müdür olarak..."nun yönettiğini, 18.01.2012 tarihinde ...-... ve ... dışındaki ortakların aralarında toplantı yaparak 20 yılı aşkın süredir şirketi başarıyla yöneten..."nun temsil yetkisini kaldırdıklarını, şirketten uzaklaştırdıklarını, davacıların şirkete girişlerinin engellendiğini, defter ve belgeleri inceleme imkanlarının yok edildiğini, tarafların karşılıklı olarak Cumhuriyet Başsavcılığına intikal eden yakınmaları olduğunu, şirketin kayyımlar eliyle yürütüldüğünü, şirket ortaklarının birlikte çalışma, kazanç, paylaşım ve ortak iradesini kaybettiğini, şirketin zarar ettiğini ve hızla küçüldüğünü, şirket bilgilerinin davacılardan gizlendiğini, şirkete ait benzin istasyonu...Petrolcülük A.Ş. bayiliğinin ortaklar arası çekişme nedeniyle iskan ruhsatı alınamadığından protokole rağmen tapuya şerh işleminin
    gerçekleştirilemediğini,... ve.... tarafından ihtarname keşidesi ile tüm bankaların şirkete verilen kredilerini dondurmalarının sağlandığını, şirkete ait arsa üzerine ... projesinin adı geçen ortaklarca engellendiğini, şirketin kira borçlarının idareye el koyan ortaklarca ödenmediğini, şirket emlak vergilerinin, KDV"lerinin usulüne uygun şekilde ödenmediğini ve takip edilmediğini, şirketin alacaklarında azalma, borçlarında artış olduğunu, şirketin iyi yönetilemediğini ileri sürerek; davalı limited şirketinin feshine, fesih kararı ile birlikte tasfiye memuru atanmasına, şirketin tasfiyesine, haklı nedenlerle şirketin feshi talebinin kabul edilmemesi halinde kişisel ağır kusurlarıyla ortaklığı zora sokan ortaklar... ... ile... ..."nun ortaklıktan çıkarılmasına ve paylarının tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
    Asıl ve birleşen davada davalılar vekilleri, haklı sebebe davranışı ile neden olan davacıların dava açma hakkının bulunmadığını, şirketin kar ettiğini, şirketin feshini gerektiren haklı nedenlerin mevcut olmadığını savunarak, davanın reddini, şirketin tasfiyesi ve feshi talebinde bulunan davacı ortakların şirketteki payının ödenerek ortaklıktan çıkarılmalarına karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, asıl ve birleşen davaların kabulüne, davalı ...r Petrol Pazarlama ve Tur. Ltd. Şirketi"nin feshine ve 26.02.2015 günlü sulh protokolü doğrultusunda tasfiyesine, (Tasfiyenin sulh protokolüne göre yapılmasına), tasfiye memuru olarak ... ve..."nın resen atanmasına, tasfiye memurlarına aylık 2.000,00"er TL ücret takdirine, bu ücretin davacılar tarafından karşılanarak tasfiye bilançosunda nazara alınmasına, TTK"nın 533. maddesi uyarınca tasfiye sonuna kadar şirketin unvanına "Tasfiye halinde" ibaresinin eklenmesine, davalılar ... ve ... hakkındaki davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı şirket vekili ile katılma yoluyla davacı ... vekili temyiz etmiştir.
    1- Asıl ve birleşen dava, davalı limited şirketinin haklı nedenlerle feshi, şirketin tasfiyesi, fesih kararı ile birlikte tasfiye memuru atanmasına karar verilmesi, haklı nedenle şirketin fesih talebinin kabul edilmemesi halinde ortaklar.... ile..."nun ortaklıktan çıkarılması ve paylarının tasfiyesi istemine ilişkin olup, mahkemece asıl ve birleşen davaların kabulüne, davalı ... Petrol Pazarlama ve Tur. Ltd. Şirketi"nin feshine ve 26.02.2015 günlü sulh protokolü doğrultusunda tasfiyesine (Tasfiyenin sulh protokolüne göre yapılmasına), davalılar ... ve ... hakkındaki davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiştir.
    26.02.2015 tarihli sulh protokolü hükümleri incelendiğinde, tarafların iradelerinin davalı şirketin fesih ve tasfiyesine yönelik olmadığı, protokolde şirkete ait mallarla birlikte ortaklara ait ve ortakların müştereken malik olduğu gayrimenkullerin paylaşımına ilişkin kuralların düzenlendiği, yapılan paylaşımların ise infazının mümkün bulunmadığı anlaşılmaktadır. Özellikle protokolde geçen “Şirketin devri ise; Prensip olarak, Şirket"in tasfiyesi ve Şirket"e ait arsaların..."ya devri; Yasa ve taraf mali yükümlülüklerine en uygun, en kısa sürede, en az vergi ile çözümlenmesi kararlaştırılmıştır. Bu konuda Şirkete ait arsalar ... veya göstereceği Şirkete Tapudan direkt devir edileceği gibi, daha az mali külfet getirmesi halinde başkaca bir çözüme de gidilebilecektir...., taşınmazların direkt kendisine devir edilmesini talep etmektedir.” ifadeleri gözetildiğinde ortakların şirketi sona erdirme iradelerinden çok malların paylaşımına yönelik uzlaşma sağladıkları söylenebilir. Limited Şirket"lerde tasfiye usulü ile tasfiyede şirket organlarının yetkileri hakkında anonim şirketlere ilişkin hükümlerin uygulanacağının belirtildiği 6102 Sayılı TTK"nın 643. maddesi delaletiyle aynı Kanun"un 538. maddesinde yer alan “Genel kurul aksini kararlaştırmamışsa, tasfiye memurları şirketin aktiflerini pazarlık yoluyla da satabilirler. Önemli miktarda aktiflerin toptan satılabilmesi için genel kurulun kararı gereklidir. Bu karar hakkında 421 inci maddenin üçüncü ve dördüncü fıkraları uygulanır.” hükmü ile 539. maddesinde yer alan “Tasfiye memurlarına
    Kanunla tanınmış yetkiler devredilemez; ancak, belirli uygulama işlemlerinin yapılabilmesi için, tasfiye memurlarından biri diğerine veya üçüncü bir kişiye temsil yetkisi verebilir.” hükümleri de gözetildiğinde şirketin fesih ve tasfiyesine ilişkin davada şirket çalışanlarının, işçilerin, alacaklıların ve kamunun menfaati ve hakları bulunması nedeniyle tarafların/ortakların inisiyatifi ile şirket mallarının paylaşılması usulünün düzenlenmesi ve onların düzenlediği protokole göre karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Ayrıca, 6100 sayılı HMK"nın 315. maddesinde “Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre, sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.” hükmü düzenlenmiş olup ilgili hüküm değerlendirilmediği gibi, sulhun şekli şartlarına uyulup uyulmadığı da tartışılmamıştır.
    Bu suretle, mahkemece, davalı şirketin feshi için yasal şartların gerçekleşip gerçekleşmediği, haklı nedenlerin bulunup bulunmadığı, diğer uygun çözüm yollarının olup olmadığı hususları değerlendirilmeksizin ibraz edilen 26.02.2015 tarihli sulh protokolüne dayanılarak davalı şirketin feshine ve tasfiyenin adı geçen sulh protokolüne göre yapılmasına karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    2- Bozma sebep ve şekline göre davalı şirket vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    3- Mahkemece verilen karar davacı ... vekili tarafından da katılma yoluyla temyiz edilmiş olup, bu temyiz dilekçesinin temyiz defterine kaydedildiği belirlenememektedir. Temyiz dilekçesinin verilme usulü HUMK 434. maddesinde açıklanmıştır. Buna göre temyiz dilekçesinin temyiz defterine kaydettirilip, harca tabi ise temyiz harcının da yatırılmış olması gerekmektedir. Temyiz isteminde bulunan davacı ... vekili tarafından temyiz defterine kayıt yaptırılmaksızın ve harcı yatırılmaksızın verilmiş temyiz dilekçesinin incelenme kabiliyeti bulunmadığından davacı ... vekilinin katılma yoluyla temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı şirket vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı şirket yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı şirket vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, (3) numaralı bentte yazılı nedenlerle davacı ... vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, takdir olunan 1. 480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalı şirkete verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalı şirket iadesine, 12/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi