Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/7551
Karar No: 2015/2437
Karar Tarihi: 10.04.2015

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/7551 Esas 2015/2437 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2014/7551 E.  ,  2015/2437 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    1-Temyiz dilekçesinin verilme usulü HUMK"nın 434. maddesinde açıklanmış olup, buna göre harca tabi ise temyiz dilekçesinin temyiz defterine kayıt ettirilip, temyiz harcının yatırılmış olması gerekmektedir. Temyiz defterine kayıt ettirilip, harcı alınmayan temyiz dilekçeleri bakımından çözüm getiren 21.05.1985 gün 1984/5 Esas, 1985/1 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nda harca tabi olmasına rağmen hesap edilip ilgilisinden alınmadan temyiz defterine kaydedilen temyiz dilekçesi hakkında HUMK"nın 434/3. maddesinde öngörülen eksik harç ödenmesi ile ilgili işlemin kıyasen uygulanması ve bu durumda temyiz isteminin temyiz defterine kaydedildiği tarihte yapılmış sayılması gerektiği açıklanmıştır.
    Somut olayda, birleşen 2014/48 E. ve 2014/49 E. sayılı dosyalarda şikayetçi Kooperatif vekilince verilen temyiz dilekçesinde, birleşen iki dosyaya ilişkin olarak temyiz itirazları ileri sürüldüğü anlaşılmıştır. Birleşen 2014/48 ve 2014/49 E. sayılı dosyalarda şikayetçi vekilinin temyiz dilekçesinin 03.04.2012 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği"nin 48. maddesi uyarınca süresinde temyiz kaydı yapılmış ise de, birleşen 2014/48 E. ve 2014/49 E. sayılı dosya yönünden ayrı temyiz başvuru ve temyiz karar harcı yatırılması gerekirken, tek temyiz başvuru ve temyiz karar harcı yatırılmıştır. Her iki birleşen dosyaya yönelik anılan harçlar yatırılmışsa buna ilişkin belgenin dosya içerisine konulması, yatırılmamışsa yatırılması için HUMK"nın 434/3. maddesi uyarınca anılan şikayetçi vekiline muhtıra çıkarılması, sonucuna göre gerektiğinde anılan harçları yatırılmayan birleşen dosya yönünden aynı hüküm uyarınca bir karar verilmesi, harcı yatan dosya yönünden temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi,
    2-Basit yargılama usulünde tarafların tüm delilleri toplanıp, incelendikten ve son sözleri dinlenip duruşmanın bittiği bildirildikten sonra hakimin, HMK"nın 312/2. maddesi uyarınca kararı, gerekçesi ile birlikte yazması ve hükme ilişkin tüm hususları gerekçesi ile birlikte tefhim etmesi asıldır. Ne var ki, uygulamada aynı hükme dayanılarak zorunlu nedenlerle sadece hüküm sonucu (çoğu kez anılan madde hükmüne uygun olarak hazırlanmadan) tutanağa geçirilip, tefhim edilmekte, gerekçeli karar daha sonra yazılmaktadır

    .../...


    S.2

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 03.12.2014 tarih ve 2013/22-1441 E. ve 2014/1000 K. sayılı içtihadında açıklandığı üzere,
    01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nın 321. maddesinin 2. fıkrasına göre; kararın tefhimi için hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklanamadığı ve bu nedenle zorunlu olarak hüküm özetinin tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın en geç bir ay içinde yazılarak tebliğe çıkartılması gerekir. Bu hüküm doğrultusunda, hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte tefhim edilmediği hallerde gerekçeli kararın taraflara tebliği zorunludur (Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’nın (İkinci Bölüm) 20.03.2014 gün ve 2012/1034 Başvuru sayılı kararı da aynı yöndedir). Mahkemece, taraflara tefhim edilen kısa kararda (hüküm özeti) hükmün tüm unsurları yer almakla birlikte kararın gerekçesinin tefhim edilememesi halinde temyiz süresi gerekçeli kararın tebliğinden itibaren başlar. Ancak, hüküm tüm unsurları ve gerekçesi ile birlikte tefhim edilmiş ise artık hükmün HMK’nın 321/2. maddesine göre usulüne uygun ve eksiksiz bir biçimde tefhim edildiği kabul edilir ve temyiz süresi tefhim tarihinden itibaren başlar. İcra İflas Kanunu"nda temyiz süresinin başlangıcına esas alınan tefhim kavramının "hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklandığı hal" olarak anlaşılması zorunludur.
    Tarafların, gerekçeli karar tebliğ edilmeden önce, temyiz süre tutum dilekçesi veya gerekçeli temyiz dilekçesi sunmak suretiyle kararı temyiz ettikleri hallerde, kararın gerekçesini dikkate alarak yeni temyiz gerekçelerine dayanması mümkün olduğundan, gerekçeli kararın taraflara tebliği gerekir.
    Somut olayda mahkemece, mahkemenin görevsizliğine şeklinde verilen kısa karar taraf vekillerinin yüzüne karşı tefhim edilmiş ve gerekçeli karar daha sonra yazılmıştır. Tefhim edilen kısa kararda, hükmün yasal unsurlar tümüyle yer almadığı gibi, gerekçe de tefhim edilmemiştir. İİK"nın 363. maddesi uyarınca tefhimden itibaren temyiz süresinin başlaması hükmün HMK"nın 321/2. maddesi uyarınca yazılıp, gerekçesi ile birlikte tefhimine bağlıdır. Gerekçeli kararın hükmü temyiz etmeyen SGK vekili, Yıldız Sunta MDF Orman Ür. San. Tes. İth. İhr. ve Tic. A.Ş. vekili ve Nilüfer Vergi Dairesi Müdürlüğü vekiline tebliğine ilişkin tebligat parçasına dosya içerisinde rastlanmadığından mahkemece, gerekçeli karar adı geçen taraf vekillerine tebliğ edilmiş ise, tebliğ parçalarının dosya içerisine konulması, temin edilemezse tebliğ tarihinin saptanması için mahkeme kayıtları ve posta idaresi kayıtları üzerinde gerekli incelemenin yapılarak tebliğ tarihinin bildirilmesi, şayet henüz tebliğ yapılmamış ise, anılan taraf vekillerince Tebligat Kanunu ve Yönetmeliği hükümlerine göre usulüne uygun şekilde tebliğ edilip, yasal temyiz süresinin beklenmesi ve temyiz halinde temyiz dilekçesinin hükmü temyiz etmeyen taraf vekillerine tebliği ile katılma yoluyla temyiz süresinin beklenmesi,
    İçin geri çevrilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi