Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/6071
Karar No: 2019/7412
Karar Tarihi: 15.10.2019

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/6071 Esas 2019/7412 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2017/6071 E.  ,  2019/7412 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    No : 2017/1216-2017/1289
    İlk Derece
    Mahkemesi : Eskişehir 2. İş Mahkemesi
    No : 2016/163-2017/161

    Dava, tahsil edilen genel sağlık sigortası priminin ödeme tarihinden itibaren faiziyle tahsili istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Dava, davalı Kurumun, davacının zorunlu sigortalılık süresi bulunmayan 01.01.2013-25.02.2013 tarihleri arasında re’sen genel sağlık sigortalısı olarak tescil etmesi, tahakkuk eden 283,21 TL primin tahsili üzerine, yersiz ödendiği iddia edilen genel sağlık sigortası priminin faiziyle geri ödenmesi istemine ilişkindir.
    II-CEVAP
    SGK vekili, aleyhe hususları kabul etmeyerek, davanın reddini savunmuştur.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    “...Dosyada mevcut işlem dosyasında bulunan belgelerin tetkikinde davacının 31/12/2012 tarihine kadar Zorunlu Sigortalılık kapsamında prim ödemesinin bulunduğu, prim borçlarının yapılandırılmış olduğu anlaşılmakla 5510 sayılı Kanunun 67. maddesi ve 6111 sayılı Kanunun 17. maddesi düzenlemeleri gereği davanın kabulü ile,
    1-Davacının 01.01.2013- 25.02.2013 tarihleri arasında resen tescil edilen genel sağlık sigortasının iptaline,
    2-Davacıdan tahsil edilen 283,21-TL genel sağlık sigortası priminin tahsil tarihi olan 30.09.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine” kararı verilmiştir.
    B-BAM KARARI
    “...5510 sayılı Kanunun 67. maddesinin 4. fıkrasındaki "60"ıncı maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında genel sağlık sigortalısı sayılanlar zorunlu sigortalıklarının sona erdiği tarihten itibaren on gün süreyle genel sağlık sigortasından yararlanırlar. Bu kişilerin sigortalılık niteliğini yitirdikleri tarihten geriye doğru bir yıl içinde 90 günlük zorunlu sigortalılıkları varsa, sigortalılık niteliğini yitirdikleri tarihten itibaren 90 gün süreyle (...)* bakmakla yükümlü olduğu kişiler dahil sağlık hizmetlerinden yararlandırılırlar." hükmü gereği davacının 31.12.2012 tarihinde Sakarya"daki faaliyetine son verdiği tarihten itibaren 90 gün süre ile sağlık hizmetlerinden yararlanma hakkı bulunduğu, kurumun bu dönemde davacıyı genel sağlık sigortalısı olarak tescil ederek bu dönem için davacıdan prim tahsil etmesinin yersiz olduğu, dosya kapsamı mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı kurum vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.” gerekçesi ile,
    “...1) Davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine” kararı vermiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    SGK vekili, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne hükmedilmesinin hatalı olduğunu beyanla kararın bozulmasını istemiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Dava dosyasının tetkikinde, davacının 02.01.1992 tarihi itibariyle başlayan 506 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılığının 30.09.2008 tarihine kadar devam ettiği, kanun gereği 01.10.2008 tarihinden itibaren 5510 sayılı Yasanın 4/1-b kapsamında sigortalılığının başladığı, 31.12.2012 tarihi itibariyle sonlanan sigortalılığın, 26.02.2013 tarihi itibariyle yeniden başladığı ve devam ettiği, davalı Kurumun 01.01.2013-25.02.2013 tarihleri arasında zorunlu sigortalılığı bulunmayan davacının, genel sağlık sigortalısı olarak tescilini yaptığı, tahakkuk eden primi tahsil ettiği, Mahkemece, kurum işleminin iptali ile tahsil edilen primin faiziyle davacıya iadesine karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı Yasanın 60, 62 ve 67. maddeleridir.60. madde genel sağlık sigortalısı sayılanları, 62. madde sağlık hizmetlerinden ve diğer haklardan genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin yaralanacağını, 67. madde, sağlık hizmetlerinden yararlanma şartlarını düzenlemiştir.
    Dava konusu ihtilaf, davacının 01/01/2013 ile 25/02/2013 tarihleri arasında genel sağlık sigortalısı olarak tescilinin gerekip gerekmediği ve prim ödemek zorunda olup olmadığıdır.
    5510 sayılı Kanunun 62/1. maddesi, “Bu Kanun gereğince genel sağlık sigortasından sağlanacak sağlık hizmetlerinden ve diğer haklardan yararlanmak, genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişiler için bir hak, Kurum için ise bu hizmet ve hakların finansmanını sağlamak bir yükümlülüktür.”
    5510 sayılı Kanun’un 3. maddesinin dokuzuncu bendinde genel sağlık sigortalısı olanlar Kanun’un 60. maddesinde sayılan kişiler olarak tanımlanmıştır. Kanun’un 60. maddesinde ise Genel Sağlık Sigortalısı sayılanlar tek tek gösterilmiştir. Öncelikle belirtilmelidir ki bir kişinin Genel Sağlık Sigortasından yararlanabilmesi için aranacak ilk şart ikametgâhının Türkiye’de bulunmasıdır.
    5510 sayılı Kanunun 60. maddesinde, genel sağlık sigortasından yararlanacak olanlar ana gruplar halinde sıralanmış, daha sonra özel durumda olanlar sayılmıştır. Belirtildiği gibi 60. maddede sağlık sigortası kapsamında olanlar tek tek sayıldıktan sonra (g) bendinde ise, “Yukarıdaki bentlerin dışında kalan ve başka bir ülkede sağlık sigortasından yararlanma hakkı bulunmayan vatandaşlar” genel sağlık sigortası sayılmıştır. (g) bendine göre tüm vatandaşlar re’sen sağlık sigortası kapsamına alınmış,61/1-f maddesi gereğince Kurumca resen tescil edileceği düzenlenmişancak geçici 12. madde uyarınca Türk vatandaşlarının tamamının Genel Sağlık Sigortası kapsamına dâhil olması 01.01.2012 tarihinde gerçekleşmiştir.Başka bir deyişle 01.01.2012 tarihinden önce herhangi bir sosyal güvencesi olmayan kişiler (yani Genel Sağlık Sigortalısı ya da Genel Sağlık Sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi statüsünde olmayanlar ile bu statüleri sona ermiş kişiler) 01.01.2012 tarihinde 5510 sayılı Kanun’un 60. maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında Kurum tarafından resen genel sağlık sigortalısı olarak tescil edilmişlerdir.
    Genel Sağlık Sigortası, ilgililerin ödeme gücüne göre belirlenecek primlerle finanse edilmesi amaçlanmaktadır. Herkes ya bizzat prim ödeyecek veya devlet onun adına prim ödeyecektir.Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 12.03.2019 tarih, 2015/10-2743 E, 2019/275 sayılı Kararında da belirtildiği gibi, Genel Sağlık Sigortası (GSS), kişilerin öncelikle sağlıklarının korunmasını, sağlık riskleri ile karşılaşılması hâlinde ise oluşan harcamaların finansmanını sağlayan bir sigorta uygulamasıdır. Sigortaya üye olmak zorunlu olup sistem prime dayalıdır. Sigortalıların sağlık hizmetlerinden yararlanabilmeleri ise belirli usul ve şartların gerçekleşmesine bağlıdır. Böylece ülkede ikamet eden herkes genel sağlık sigortasından faydalanabilme imkânına sahip hâle gelmiştir.
    5510 sayılı Kanunun 67. maddesinde bazı istisnalar hariç sağlık hizmetlerinde ve diğer haklardan yararlanabilmek için prim ödeme şartı getirilmiştir. 4/1-b kapsamında sigortalılar ile 60. maddenin (g) bendi kapsamındaki sigortalıların Genel Sağlık Sigortası kapsamında sağlık hizmetlerinden yararlanabilmeleri için ise Kanun’un 67. maddesinde belirtildiği üzere, sağlık hizmeti sunucusuna başvurduğu tarihten önceki son bir yıl içinde toplam 30 gün genel sağlık sigortası prim ödeme gün sayısının olması ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48. maddesine göre tecil ve taksitlendirmeleri devam edenler hariç 60 günden fazla prim ve prime ilişkin her türlü borcunun bulunmaması gerekmektedir. Bir kişi 60. madde kapsamında sigortalı olsa, 61. maddede belirtildiği üzere genel sağlık sigortasına tescili yapılmış olsa dahi 67. maddenin birinci fıkrasında belirtilen hâller hariç olmak üzere maddede yer alan koşulları sağlayamadığı takdirde sağlık hizmetlerinden yararlanamayacaktır.
    Sonuç itibariyle davacı 01.01.2012 tarihinden sonra ve ihtilaflı dönemde 60. madde kapsamında zorunlu genel sağlık sigortalısı olup prim ödemekle yükümlüdür. Kişilerin zorunlu genel sağlık sigortası kapsamına alınıp prim borçlusu olmaları ile 67. maddedeki istisnai olarak yararlanma şartları ayrı ayrı şeylerdir. Davacının prim ödeme borcu sona ermediğinden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının kaldırılarak ilk derece mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10.Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, kararın bir örneğinin BAM"a, dosyanın kararı veren İlk derece Mahkemesine gönderilmesine, 15.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi