15. Ceza Dairesi 2017/4225 E. , 2019/4395 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK’nın 158/1-f, 62, 52/2-4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
TCK’nın 207/1, 62, 53. maddeleri gereğincemahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler; sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, arkadaşı olan katılan ...’tan kendisine iş bulacağından bahisle almış olduğu kimlik fotokopisini kullanarak, katılan Ser-Gün Günısı isimli firma adına güneş enerjisi satışı yapan tanık ..."in yanına giderek kendisini ... isimli şahıs olarak tanıtarak 17/03/2011 tarihinde güneş enerjisi satın alıp, şirket vasıtasıyla Socıete Generale Corporate Investment Banking’den kredi başvurusunda bulunduğu, banka tarafından uygun bulunması üzerine, sanığın katılan ... adına tüketici kredi sözleşmesi imzalayarak 1. 382 TL tutarında kredi kullandığı bu şekilde atılı suçları işlediği iddia olunan olayda;
Sanığın savunması, katılanlar ve tanıkların beyanları, ekspertiz raporları, teşhis tutanakları, kredi sözleşmesi ile dosya kapsamından sanığın üzerine atılı suçları işlediğine dair mahkemece verilen mahkumiyet hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanığın eyleminin, 5237 sayılı TCK"nın 158/1-j maddesi gereğince “banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla” dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin, aynı Kanun"un 158/1-f maddesi gereğince uygulama yapılması sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılammıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, fakat, bu aykırılığın yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından, 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine, "5237 sayılı TCK"nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın c bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" denilmek suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.