16. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3278 Karar No: 2018/6555 Karar Tarihi: 12.11.2018
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/3278 Esas 2018/6555 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, tapu iptali ve tescil talebiyle açılmıştır. Davalıların payları oranında tespit edilen taşınmazın, bir bölümünün tapu kaydının iptali ve davacı adına tescil edilmesi kararlaştırılmıştır. Ancak hükmün gerekçe ve hüküm kısmı birbirine uyumsuzdur ve hangi bölümün kimin adına tescil edildiği açıkça belirtilmemiştir. Mahkeme kararlarının hüküm ve gerekçe kısımlarının uyumlu ve açık olması gerektiği belirtilerek, hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Kararda Anayasamızın 141. maddesi ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297 ve 298. maddeleri önemle vurgulanarak, mahkeme kararlarının uyumlu ve açık olması gerektiği ifade edilmiştir.
16. Hukuk Dairesi 2016/3278 E. , 2018/6555 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: ... sonucu ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 119 ada 49 parsel sayılı 85,86 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... ve ... adına payları oranında tespit ve tescil edilmiş, bitişiğindeki yol tescil harici bırakılarak haritasında gösterilmiştir. Davacı ..., tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 119 ada 49 parsel sayılı taşınmazın 20.05.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen bölümünün davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline, yol olarak tescil harici bırakılan (D) harfi ile gösterilen kısmın tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Mahkeme kararlarının hüküm fıkrasıyla gerekçe kısmının birbirine uyumlu olması zorunlu olup, temyiz incelemesine konu mahkeme kararının gerekçe kısmında davacının fen bilirkişi raporunda (D) harfi ile gösterilen bölümünde adına tescilini talep ettiği ancak aynı rapordan bu kısmın davacılara ait olmadığının anlaşıldığı ifade edilmiş olmasına rağmen, kararın hüküm kısmında (D) harfi ile gösterilen bölüm yönünden davanın kabulüne karar verilmek suretiyle çelişki yaratıldığı gibi, hüküm fıkrasında sözü edilen bölümün kimin adına tescil edildiğinin açıkça gösterilmemesi de usul ve yasaya aykırıdır. Anayasamızın 141. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297 ve 298. maddeleri, mahkeme kararlarının "gerekçe" içermesini zorunlu kılmaktadır. Anılan maddeler uyarınca gerekçe, "iki tarafın iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri" içermelidir. Başka bir deyişle gerekçe; hüküm fıkrasında yazılı sonuçlara nasıl varıldığının tereddüde yer bırakmayacak şekilde açıklanmasıdır. Gerekçe ile karar arasındaki uyumsuzluk, adalete güven ilkesini zedelediği gibi Anayasa ile teminat altına alınan yargılamanın açıklığı prensibine, usul ve yasa hükümlerine de aykırılık teşkil eder. Hal böyle olunca; davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 12.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.