22. Hukuk Dairesi 2016/3587 E. , 2018/14442 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin emekli olması sebebiyle iş akdine son verdiğini ileri sürerek bir kısım işçilik alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı şirket vekili, davacının 01.03.2014-18.04.2014 tarihleri arasında davalı şirkette çalıştığını, davacının davalı şirkete emeklilik ile ilgili herhangi bir başvurusunun olmadığını, fazla mesai talebinin yersiz olduğunu, yıllık izin alacağının bulunmadığını, tüm sorumluluğunun diğer davalı ... Bakanlığında olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğuna gidilemeyeceğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davalı Bakanlığın bu davada taraf sıfatı olmadığını sadece ihale makamı olduğunu, davanın kamu hastaneleri kurumuna yöneltilmesi gerektiğini, taleplerin yersiz olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili ile her iki davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı işçinin fazla çalışma alacağının hesabı uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, bu çalışmaların yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 69. maddesinde çalışma hayatında "gece" en geç saat 20:00"de başlayarak en erken saat 06:00"ya kadar geçen ve her halde en fazla onbir saat süren dönemi kapsadığı, ikinci fıkrada ise bazı işlerin niteliğine ve gereğine göre yahut yurdun bazı bölgelerinin özellikleri bakımından, çalışma hayatına ilişkin "gece" başlangıcının daha geriye alınması veya yaz ve kış saatlerinin ayarlanması, yahut gün döneminin başlama ve bitme saatlerinin belirtilmesi suretiyle birinci fıkradaki hükmün uygulama şekillerini tespit etmek yahut bazı gece çalışmalarına herhangi bir oranda fazla ücret ödenmesi usulünü koymak veyahut gece işletilmelerinde ekonomik bir zorunluluk bulunmayan işyerlerinde işçilerin gece çalışmalarını yasak etmek üzere yönetmelikler çıkartılabileceği, üçüncü fıkrada ise işçilerin gece çalışmalarının yedi buçuk saati geçemeyeceği düzenlenmiştir. Ancak mevzuatımızda gece çalışmasının en az kaç saat olduğu yönünde bir düzenleme bulunmamaktadır.
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının iki gün 08:00-20:00 saatleri arası, diğer iki gün 20:00-8:00 saatleri arası günde 12 saat çalıştıktan sonra iki gün izin kullandığı, böylece iki haftalık periyotta 9 gün çalıştığı ve haftalık ortalama 47,5 saatlik çalışmasından 45 saatlik haftalık çalışma süresinin düşülmesiyle 2,5 saat haftalık fazla mesai yaptığı değerlendirmesiyle hüküm kurulmuştur.
Tanık anlatımları ile dosyaya sunulan çalışma çizelgelerinin birlikte değerlendirilmesinde davacının 08:00-20:00 saatleri arasındaki gündüz vardiyasının yanısıra 20:00-08:00 saatleri arasında gece vardiyasında da çalıştığı, geceden gündüze geçişte 2 gün tatil yaptığı sabittir. Yukarıda zikredilen kanun maddesi ve yapılan açıklamalara göre; davacının gündüz çalışmaları bakımından haftalık bazda hesaplama ile yasal 45 saatlik çalışmayı aşıp aşmadığı değerlendirilmeli, gece çalışmaları için de günlük yedibuçuk saati aşan kısmı için fazla çalışma ücreti hesaplanması gerekirken, hükme esas alınan bilirkişi raporunda yedibuçuk saati aşan bu gece çalışmalarının ayrıca fazla çalışma hesabında değerlendirilmemesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
Ek olarak dosyaya ibraz edilen ve bazı aylara ilişkin fazla mesai hanesinde tahakkuk olan imzalı bordrolar da mahkemece değerlendirmeye tabi tutulmalı ve oluşacak sonuç doğrultusunda fazla çalışma alacağı hakkında karar verilmelidir.
3- Son olarak, ulusal bayram ve genel tatil ücreti bakımından tanık beyanlarıyla hesaplama yapılmış ise de; sunulan nöbet çizelgelerinin olduğu dönemlerde sadece bu kayıtlara itibar edilerek, bulunmadığı dönemler için ise tanık beyanlarına göre hesaplama yaptırılarak çıkacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece, açıklanan hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ile hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 06.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.