23. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/156 Karar No: 2015/2402 Karar Tarihi: 09.04.2015
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/156 Esas 2015/2402 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2015/156 E. , 2015/2402 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasında görülen menfi tespit davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 10.09.2013 gün ve 1261 Esas, 5274 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacılar vekili, asıl davada müvekkillleri ile davalı arsa sahibi arasında 16.04.2008 tarihinde düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 7. maddesi uyarınca müvekkilleri tarafından davalıya teminatt amacı ile 600.000,00 TL bedelinde çek verildiğini, sözleşmede çekin ciro edilemeyeceğinin kararlaştırıldığını, sözleşmenin gereği gibi ifa edilmeme riskine karşılık verilmesine rağmen, takibe konulduğunu ileri sürerek, çekin teminat çeki olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasındaki sözleşmeden sonra, yüklenicilerin müvekkilini ikna ederek taşınmazı satın alıp, takip dayanağı çeki verdiklerini savunarak, davanın reddini istemiştir. Taraflar arasında aynı çeke ilişkin olarak görülen alacak davasının asıl dosyayla birleştirilmesine karar verilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; taraflar arasında imzalanan 16.02.2008 tarihli sözleşmenin 7. maddesinde arsa sahibinin haklarını güvence altına alınması amacı ile yüklenici tarafından teminat senedinin verilmesinin öngörüldüğü, taraflar arasında anılan sözleşme dışında geçerli bir hukuki ilişkinin bulunduğunun kanıtlanamadığı gerekçesi ile asıl dava olan menfi tespit davasının kabulüne, birleştirilen alacak davasının ise reddine karar verilmiş, davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 10.09.2013 gün ve 1261 E., 5274 K. sayılı ilamı ile mahkeme kararı onanmıştır. Bu kez, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 07,15 TL harç ve takdiren 251,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 09.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.