Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/15569 Esas 2015/810 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/15569
Karar No: 2015/810
Karar Tarihi: 22.01.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/15569 Esas 2015/810 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden düzenlenen 6.031,80 TL tutarındaki faturaların ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibi, davalının haksız itirazı sonucu durdurulmuştur. Davacı, itirazın iptalini talep etmiştir. Mahkeme, delillerin ve bilirkişi raporlarının incelenmesi sonucu faturaların bedellerinin ödenmediği ve takip dayanağı olarak kullanıldığına dair bulgulara ulaşmıştır. Ancak, davalı vekilinin duruşmada yaptığı savunma ve belge ibraz etmemesi dikkate alınmamıştır. Bu nedenle, davacıya iddiasını ispat olanağı tanınıp deliller eksiksiz olarak toplandıktan sonra karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Hükmün davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: İcra ve İflas Kanunu (2004) Maddesi 67.
19. Hukuk Dairesi         2014/15569 E.  ,  2015/810 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -
    Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden davalıya verilen mallarla ilişkili olarak düzenlenen toplam tutarı 6.031,80 TL olan iki adet faturanın davalıya teslim edildiğini, ancak davalının faturaların bedelini ödemediğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, taraflar arasında davacı yanın belirttiği şekilde ticari ilişki bulunmadığını, davacı yanca müvekkiline gönderilen irsaliyede müvekkilinin imzasının yer almadığını, müvekkilinin bu irsaliyeyi davacıya geri gönderdiğini bildirerek, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporlarına göre, davalı vekilinin 19.11.2013 tarihli duruşmada müvekkilinin davacıdan giyim eşyası alımı yaptığı, ancak faturalardaki malları almadığı, fatura ve irsaliyelerin iade edildiği yolunda beyanda bulunduğu, ancak bu savunmayla ilgili belge ibraz edilmediği, takip dayanağı faturaların bedellerinin ödenmediği gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Davalı vekili, 19.11.2013 günlü duruşmada “davaya konu edilen mallar müvekkil tarafından teslim alınmamıştır, aralarında ticari bir ilişki mevcuttur, müvekkilim davacıdan giyim eşyası tişört alımı yapmıştır, ancak dava konusu faturalarda gösterilen mallar alınmamıştır, fatura ve irsaliye kargo yoluyla müvekkile gönderilmiştir, müvekkilimce teslim alınmayarak taahhütlü iade olunmuştur, ayrıca ilgili kargo belgesini ibraz edeceğiz” demiştir. Davalı vekili, bu beyanında müvekkilinin davacıdan mal almadığını savunmuş, bu nedenle kargo vasıtasıyla gönderilen fatura ve irsaliyelerin iade edildiğini belirtmiştir. Mahkeme ise hatalı bir yorumla bu beyanı “malların davacıya iade edildiği” şeklinde değerlendirmede bulunmuştur. Bu durumda mahkemece, ispat külfetinin takip ve dava konusu faturalardaki malların davalıya teslim edildiğini iddia eden davacı yanda olduğu gözetilerek, davacıya iddiasını ispat olanağı tanınıp deliller eksiksiz olarak toplandıktan sonra varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.