5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/15029 Esas 2020/11905 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/15029
Karar No: 2020/11905
Karar Tarihi: 29.09.2020

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/15029 Esas 2020/11905 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan kamu davasında, 5607 sayılı Kanuna aykırılık suçu ile ilgili olarak sanıklar ve bir kurum mahkum edildi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'nun mahkumiyeti temyiz edilemeyeceğinden reddedildi. Ancak, Sanıkların ve katılan vekilinin temyiz istekleri kabul edildi ve dosya mahkemesine gönderildi. Mahkeme kararında, 7242 sayılı Kanun'un 61. maddesiyle 5607 sayılı Kanunun 3/22. maddesinde yapılan düzenleme, eşyanın değeri hafif olması halinde verilecek cezaların yarısına kadar, pek hafif olması halinde üçte birine kadar indirilebileceğini belirtmektedir. Yine aynı kanunun 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun'un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca, kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulaması mümkündür. Bu nedenlerle, ilgili kanun maddelerinin uygulanma koşullarının araştırılması ve sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararın detayları 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca incelenecektir.

19. Ceza Dairesi 2019/15029 E. , 2020/11905 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvuruların süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
I) Müşteki vekilinin temyiz istemine ilişkin olarak;
Açılan kamu davasının niteliğine göre, 5607 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan doğrudan zarar görmeyen ve bu nedenle davaya katılma hakkı bulunmayan Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun hükmü temyiz hakkı bulunmadığından, adı geçen kurum vekilinin temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 317. maddesi uyarınca, REDDİNE,
II) Sanıkların ve katılan vekilinin temyiz istemlerine ilişkin olarak;
Temyiz isteklerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklinde düzenlemenin sanık lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun"un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanıklerın hukuki durumunun yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıkların ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, sair yönlerden incelenmeksizin, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 29/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.