Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/13357 Esas 2015/801 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/13357
Karar No: 2015/801
Karar Tarihi: 22.01.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/13357 Esas 2015/801 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı, müvekkilinin borçlu olduğunu savunarak menfi tespit davasının reddini talep etmiştir. Ancak mahkeme, davalının alacağına karşılık müvekkilinin teminat olarak gösterdiği aracın üzerinde rehin şerhi bulunduğunu ve takibin tamamının ödendiğini belirterek rehin şerhinin kaldırılmasına karar vermiştir. Bu karar, bilirkişi raporuna dayanmaktadır ve Yargıtay denetimine uygun değildir. Bu nedenle kararın bozulması ve detaylı bir inceleme yapılması gerekmektedir.
Kanun Maddeleri:
- Türk Borçlar Kanunu, Madde 569: Rehin şerhi ilişkisinde, rehinli alacak, başka birine temlik edildiği veya alacağın kaybedildiği hallerde şerh sahibinin zararı onun misliyle karşılanır.
- İcra ve İflas Kanunu, Madde 76: Alacaklı, başkaları adına haciz ve ifraz yapamaz. Rehinli alacağın temliki, temlik edilen alacağın kaydı ile rehin hakkının kaldırılmasının birlikte yapılması gerekir.
19. Hukuk Dairesi         2014/13357 E.  ,  2015/801 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı ..."ndan taşıt kredisi kullandığını, kredinin teminatı olarak da aracın kayıtları üzerine rehin şerhi işletildiğini, ..."nın alacağını davalıya temlik ettiğini, davalının da müvekkili aleyhine...2. İcra Müdürlüğü"nün 2000/965 Esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, takibe kısmi olarak itiraz ettiklerini, kabul edilen tutarı da icra dosyasına ödemek suretiyle borcu tamamen ödediklerini, takibin üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen davalının itirazın iptali ya da alacak davası açmadığını, icra takibinin düştüğünü, zamanaşımı sürelerinin geçtiğini, ihtar çekmelerine rağmen davalının rehin şerhini kaldırmadığını belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine ve rehin şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin kayıtlarında davalının halen borçlu göründüğünü, zamanaşımı itirazının yerinde olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, icra dosyasına kısmi olarak borcun ödendiği, rehin şerhinin ise devam ettiği, şerhin kaldırılması için rehin bedelinin ödenmesinin zorunlu olduğu, rehin bedelinin mahkeme veznesine depo edildiği, bu nedenle rehin şerhinin kaldırılmasına karar vermek gerektiği gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Hükme esas alınan bilirkişi raporu ayrıntılı incelemeyi içermediği gibi Yargıtay denetimine de elverişli değildir. Bu durumda mahkemece konusunda uzman bir bilirkişiye alacağını davacıya temlik eden ... Şubesi"nin kayıtları üzerinde inceleme yaptırılıp ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harçların istek halinde iadesine, 22.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.