22. Hukuk Dairesi 2015/33355 E. , 2018/14393 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı, davalı şirketin ... Köyünde bulunan kömür madeni ocağında maden ustası olarak çalıştığını, davalı şirket ile aylık 3.000,00 TL net ücret üzerinden anlaşmış olmalarına rağmen eksik ödeme yapıldığını ayrıca çalıştığı dönem boyunca toplam 19 gün hafta tatili ücreti alacağının bulunduğunu ileri sürerek, aylık ücret ve hafta tatili ücret alacaklarına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevabının özeti:
Davalı şirket temsilcisi; kendilerinin davacı ile bu yönde bir anlaşma yapmadıklarını, davacıya ... isimli eski patronunun bu sözü verdiğini, bu kişinin maden ocağını almak niyetinde olduğunu ancak gerçekleşemediğini,davacıya usta ücreti olan aylık 1.500,00 TL ücret verildiğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Taraflar arasında davacının ücret tutarı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu"nda 32. maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.
Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek meslek odası, TÜİK ile ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
Somut olayda;davalıya ait maden ocağında 07.02.2013 ile 18.11.2013 tarihleri arasında çalışmış olan davacı, aylık ücretinin net 3.000,00 TL olduğunu ileri sürmüştür. Davacıya ... isimli şahıs tarafından aylık 3.000,00 TL ücret sözü verildiği davalı tarafında kabulündedir. Ancak, bu kişinin verdiği sözün kendileri için bağlayıcı olmadığını iddia etmektedirler. Bu nedenle,... isimli bu kişinin davalı şirketi temsile yetkili sıfatı olup olmadığının ticaret sicil müdürlüğü"nden sorularak ve meslek odasından kıdemi gözetilerek davacının alabileceği ücret tutarı araştırılarak, neticesine göre ücret tutarının belirlenmesi suretiyle hesaplama yapılması yerinde olacaktır.
2-Davacı, çalışma süresince 19 hafta tatilinde çalıştığını ancak ücretlerinin ödenmediğini ileri sürerek, hafta tatil ücretini talep etmiştir. Davacı tanığı ... davacı ile 3 ay birlikte çalıştıklarını bu süre içinde hafta tatillerini kullandıklarını ifade etmiş, davalı tanığı ... davacının diğer işçiler gibi Cuma günü hafta tatili iznini kullandığını beyan etmiştir. Dinlenen diğer tanıklar ise bu konuda bilgi verememişlerdir. Bilirkişi tarafından hafta tatili ücreti takdire sunulmak üzere hesaplanmıştır. Dosyadaki mevcut delil durumuna göre davacının hafta tatili ücret alacağı olduğu iddiasını usulünce ispat edememiş olmasına karşın lehine alacağa hükmedilmesi hatalı bulunup, bir diğer bozma nedenini teşkil etmektedir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.06.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.