Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/33347
Karar No: 2018/14390
Karar Tarihi: 05.06.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/33347 Esas 2018/14390 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2015/33347 E.  ,  2018/14390 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı isteminin özeti:
    Davacı;1990 yılından emekli olduğu 01.08.2011 tarihine kadar davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığını, davalı işverence kıdem tazminatının eksik hesaplanıp taksitler halinde ödendiğini ve gecikme faizinin ise ödenmediğini ileri sürerek, bakiye kıdem tazminatı ile fazla çalışma, hafta tatili, ubgt ve yıllık izin ücret alacaklarına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı cevabının özeti:
    Davalı vekili; zamanaşımı itirazında bulunup, davacının tüm haklarını aldığını, alacak iddiasının haksız olduğunu beyanla, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkeme kararının özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz
    Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Taraflar arasında davacının bakiye kıdem tazminatı alacağı bulunup bulunmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    İş sözleşmesinden doğan para borçlarının kısmi ifasında mahsubun ne şekilde yapılacağı ile ilgili İş Kanunu"nda özel bir düzenleme bulunmadığından TBK"nın genel hükümleri kapsamında sorun çözümlenmektedir. İşçinin işverenden bir alacağının, örneğin sadece kıdem tazminatı alacağının bulunduğu durumda kısmi ödeme nedeniyle mahsup işlemi TBK"nın 100.maddesi çerçevesinde yapılacaktır. Dairemiz uygulamasına göre temerrüde düşmüş olan işverenin yaptığı kısmi ödeme işçinin bu hususta beyanda bulunup bulunmadığına bakılmaksızın öncelikle faiz ve masraflara mahsup edilmelidir.
    Borcun taksitle ödenmesi konusunda yapılan anlaşma aksi öngörülmemişse, kural olarak, işçinin faiz talebinden vazgeçtiğini kapsar. Ancak, bu sonuç işverenin taksit anlaşmasına uygun hareket etmesine bağlıdır. İşverenin taksitlerden birini zamanında ödememesi halinde işçinin faizle ilgili feragati geçersiz hale gelir ve sadece ödenmeyen taksit için değil, tüm alacak için faiz talep hakkı doğacaktır. Bu durumda ödenmiş olan önceki taksitlerin öncelikle faiz ve masraflara mahsubu gerekecektir. Kuşkusuz taksit sözleşmesinin işçinin serbest iradesi ile meydana gelmiş olması gerekir.
    İşçinin birden fazla alacağının söz konusu olması durumunda, yapılan kısmi ödemenin hangi alacağa ilişkin olduğu işveren tarafından ödeme sırasında belirtilmemiş ve işçi tarafından da bu husus makbuzda gösterilmemiş ise mahsup işlemi TBK hükümleri çerçevesinde yapılacaktır. İş Kanununda işçinin sözleşme ve kanundan doğan alacaklarının muacceliyet ve vade zamanları konusunda değişik hükümler öngörülmüştür.
    4857 sayılı İş Kanunu"na göre ücret en geç ayda bir ödenir (m.32/5). İş Hukuku mevzuatımızda Basın İş Kanununun 14. maddesi hariç, ücretin peşin ödeneceğine dair bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle ücret çalışılan ayı takip eden aybaşında muaccel hale gelmektedir. Fazla mesai, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin muacceliyet tarihleri normal aylık ücret gibidir. İşçinin ihbar ve kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti ise sözleşmenin feshi ile muaccel hale gelir.
    1475 sayılı İş Kanunu"nun 14. ve 4857 sayılı Kanun"un 120. maddesi uyarınca işveren kıdem tazminatı borcu bakımından iş sözleşmesinin feshedildiği tarihte temerrüde düşer. Yukarıda belirtilen diğer tazminat ve alacaklar bakımından ise tarafların sözleşme ile kararlaştırdıkları ödeme zamanı ya da işçi tarafından gönderilecek ihtarnamede belirtilen ödeme günü itibariyle işverenin temerrütü gerçekleşir.
    Somut olayda, davalı işveren tarafça davacıya; 12.08.2011 tarihinde 10.000,00 TL, 03.10.2011 tarihinde 5.000,00-TL, 01.11.2011 tarihinde 4.000,00 TL olmak üzere toplam 19.000,00 TL kıdem tazminatı ödemesi yapılmıştır. Mahkemece hükme dayanak alınan bilirkişi raporunda; davacının kıdem tazminatı tutarı 22.591,39-TL olarak hesap edilerek, ödenen 19.000,00 TL"nin mahsup edilmesi suretiyle 3.591,39-TL bakiye kıdem tazminatı alacağı kaldığı tespit edilmiştir. Ancak, davalı tarafça dosyaya, kıdem tazminatının taksitle ödenmesi hususuna davacının muvafakat ettiğine dair herhangi bir delil sunulmamıştır. Buna göre taraflar arasında kıdem tazminatının taksitle ödenmesi hususunda bir anlaşmanın varlığından bahsedilemeyeceğinden, davacının fesih tarihinde muaccel hale gelen kıdem tazminatı için taksitler halinde ödenmesinden kaynaklı gecikme için faiz talebi yerindedir. Aksi yönde yapılan değerlendirmeye dayalı karar hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    2-Davacı işçinin hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 46 ncı maddesinde, işçinin tatil gününden önce aynı Yasanın 63 üncü maddesine göre belirlenmiş olan iş günlerinde çalışmış olması koşuluyla, yedi günlük zaman dilimi içinde yirmidört saat dinlenme hakkının bulunduğu belirtilmiş, işçinin hafta tatili gününde çalışma karşılığı olmaksızın bir günlük ücrete hak kazanacağı da 46 ncı maddenin ikinci fıkrasında hüküm altına alınmıştır.
    Hafta tatili izni kesintisiz en az yirmidört saattir. Bunun altında bir süre haftalık izin verilmesi durumunda, usulüne uygun şekilde hafta tatili izni kullandığından söz edilemez. Hafta tatili bölünerek kullandırılamaz. Buna göre hafta tatilinin yirmidört saatten az olarak kullandırılması halinde hafta tatili hiç kullandırılmamış sayılır.
    Somut olayda; Mahkemece hükme dayanak alınan bilirkişi raporunda; çalıştığı apartmanın kapıcı dairesinde kalan davacının hafta tatili olan pazar günü ve bayram günlerinde, sabah servisi ve akşam çöp toplama işinin yalnızca 1 saatini alacağı gerekçesiyle hafta tatili ve bayram günü çalışmaları için yalnızca 1 saatlik ücrete hak kazandığı gerekçesi hesaplama yapılmıştır. Ancak yukarıda detaylı açıklandığı üzere hafta tatilinin bölünerek kullandırılamayacağından hafta tatili hiç kullandırılmamış sayılır, bayram günü çalışması için de aynı durum geçerli bulunmaktadır. Buna göre hafta tatili ve bayram çalışmaları yasal düzenlemelere göre hesaplanarak hüküm altına alınması gerekirken davacının çalışmış olduğu hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil günleri için yalnızca 1 saatlik ücret hesaplamasına gidilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 05/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi