13. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/29998 Karar No: 2019/2550 Karar Tarihi: 26.02.2019
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/29998 Esas 2019/2550 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2016/29998 E. , 2019/2550 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, üniversiteye bağlı olarak işletilen otelde farklı tarihlerde hizmet alan davalının hizmet bedeli karşılığı düzenlenen fatura bedellerinden bakiye kalan ücretin ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin itiraz üzerine ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile icra takibinin asıl alacak üzerinden devamına, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, hizmet sözleşmesine dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davanın taraflarından olan davalı tacir ise de, davacı üniversite tacir olmadığı gibi, dava konusu ihtilaf da TTK"da yer alan mutlak ticari davalardan değildir. Bu itibarla davanın görülmesi gereken mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. 6102 sayılı TTK"nın 6335 sayılı kanunla değişik 5. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemeleri ile ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp görev ilişkisine dönüştürülmüştür. Dava, 6335 sayılı Yasa ile değişik 6102 sayılı TTK"nın 5. maddesi hükmünün yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden sonra 24.4.2013 tarihinde açılmıştır. Görev, 6100 sy. HMK"nın 1. maddesi hükmü gereği kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece yargılamanın her safhasında kendiliğinden gözetilmelidir. Bu durumda mahkemece, Asliye Hukuk Mahkemesi’ne görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 26/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.