10. Ceza Dairesi 2013/11762 E. , 2018/3359 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrası ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Kanun"un geçici 7. maddesinin, olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tesbiti açısından yeterli görülmediğinden, öncelikle, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, bu suç tarihinden önce açılmış başka bir dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
a) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” ,
b) Sanık hakkında bu suç tarihinden önce, aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değişik TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Kanun"un geçici 7. maddesinin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına”, karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
2- Kabule göre de;
a) Suç tarihinde 15-18 yaş grubunda olan sanığın cezasından TCK’nın 31. maddesinin 3. fıkrası gereğince indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
b) Suç tarihinde 18 yaşından küçük ve geçmiş hükümlülüğü bulunmayan sanık hakkında, tayin olunan kısa süreli hapis cezasının 5237 sayılı TCK"nın 50.maddesinin 3. fıkrası uyarınca aynı yasa maddesinin 1.fıkrasındaki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunluluğuna rağmen, "SSÇ hakkındaki hapis cezası ertelendiğinden TCK.nun 50. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına" şeklinde yasal olmayan gerekçeyle hüküm kurulması,
c) Sanık hakkında CMK"nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ya da bırakılmamasına karar verilirken yasa maddesinde öngörülen nesnel ve öznel koşulların bulunup bulunmadığı tartışılarak yasal ve yeterli gerekçe gösterilmesi gerekirken, "sanık hakkında verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri ile bağdaşmayacak olması nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmemiştir " şeklinde yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 10/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.