
Esas No: 2020/11171
Karar No: 2021/2840
Karar Tarihi: 08.03.2021
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/11171 Esas 2021/2840 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Arazi niteliğindeki ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi ... ada ... parsel (eski ...) sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1) Dava konusu ... parsel (yeni ... ada ... parsel) sayılı taşınmaza davalı idare tarafından yol genişletmek suretiyle el atılmasına ilişkin ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/5 Esas, 2012/4 Karar sayılı dosyasından dava konusu taşınmazın 4.562,98 m2"lik kısmının bedelinin ödenmesine karar verildiği, bu dosyada ise taşınmazın 5.675,59 m2"lik kısmına yol genişletilmek suretiyle el atıldığının belirlendiği anlaşılmakla; taşınmazın krokisi ile el atıldığı belirlenen kısımların krokisi çakıştırılarak taşınmaza el atılan kısmın, bedeli ödenen bölüm içinde kalıp kalmadığı tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2)Münavebeye esas alınan ürünlerin ve ağaçların maktu değerlerinin değerlendirme tarihi olan 2014 yılı Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğünden resmi verileri getirtilip, bilirkişi raporu denetlenerek, sonuca göre karar verilmesi gerekirken, 2016 yılı verilerine göre belirleyen bilirkişi raporunun hükme esas alınması,
3)Dava tarihinden geriye doğru hesap yapılmak suretiyle ecrimisil bedelinin tespit edilmesi gerekirken, 2016 yılından geriye dönük hesap yapılmak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
3) Dava konusu taşınmazın üzerinde yer alan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi,
Kabule göre de;
4)Dava konusu taşınmazın kullanım amacı, yüzölçümü ve geometrik şekli dikkate alındığında kamulaştırmadan arta kalan bölümünde herhangi bir değer kaybı olmayacağı gözetilmeden, kalan alanın bir kısmı için değer azalışı hesaplayan bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle fazlaya hükmedilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 08/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.