Abaküs Yazılım
İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2015/699
Karar No: 2022/403
Karar Tarihi: 18.05.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/699 Esas 2022/403 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/699 Esas
KARAR NO : 2022/403

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05/07/2015
KARAR TARİHİ : 18/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 21.05.2015 tarihinde ...'a ait, ...'nun idaresindeki ... plakalı araç ile müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu ... şirketine ait, ...'nün idaresindeki ... plakalı servise arkadan çarptığını, servis aracının yoldan çıkarak devrilmesi sonrasında ölümlü ve yaralanmalı trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, kaza tespit tutanağında sürücü ...'nun KTK 56/1-c maddesini ihlal ettiğini, ... plakalı araç sürücüsünün ise kural ihlalinin bulunmadığı kanaatine varıldığını, müvekkilinin ciddi şekilde yaralandığını, vücudunda hasar ve kırıklar bulunduğunu, normal hayatını idame ettirme noktasında sıkıntılar yaşanacağını, daha fazla efor sarf etmesi gerekeceğini, belli oranda maluliyete uğradığını, tedavisine devam edildiğini, kazadan evvel çalışmakta olduğunu ve sabit gelirinin bulunduğunu, ailesine baktığını, iş yerinde fiziki güç gerektiren işler yaptığını, ellerini ve ayaklarını sürekli olarak kullandığını, davalılar hakkında başlatılan soruşturmanın halen devam ettiğini, maddi ve manevi zararların tazmini için dava açma zarureti hasıl olduğunu beyanla kazaya karışan ... plakalı çekicinin ve ... plakalı minibüsün trafik kaydına ihtiyati tedbir konulmasına, davanın kabulüne, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi tazminatın ve yaşadığı elem ve acı sebebiyle 30.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama harcı ve masrafları ile ücreti vekâletin karşı taraf üzerine tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Dava dilekçesi ve ekleri davalılara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Davalılar ... ve ... vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki ve görev itirazında bulunduklarını, dava konusu kazanın ... ili, ... ilçesinde vuku bulduğunu, trafik kazası olmadığını, davacının çalıştığı fabrikaya ait işçi servisinde meydana geldiğini ve iş kazası olduğunu, davanın müvekkilinin ikametgâhı olan ... mahkemesinde açılması gerektiğini, olayın davacının iş yeri olan ... Şti.'ye ait işçi servisinde meydana geldiğini, ... Ltd. Şti.'nin sorumlu olduğunu ve davaya dahil edilmesini talep ettiklerini, davacı tarafın iddialarını kabul etmediklerini, tüm kusurun müvekkiline yüklenmesinin doğru olmadığını, bir incelemesinin yapılmadığını ve rapor alınmadığını, sürücü ...'nün asli kusurlu olduğunu, havanın yağışlı olması sebebi ile sağ sileceği çalışmadığı için trafiğin aktığı yol üzerinde aracını aniden durdurarak kazaya sebebiyet verdiğini, trafiğin tehlikeye gireceğini düşünmeyerek ve durmasına gerek olmayan bir durumda aniden durarak kazaya neden olduğunu, müvekkiline yüklenecek herhangi bir kusur bulunmadığını, olayda zarar görenler tarafından aynı tarihte ayrı ayrı müvekkillerinin hakkında davalar açıldığını, usul ekonomisi ve yargılamanın kolay yürümesi bakımından dosyaların tek bir dosya üzerinde veya ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi üzerinde birleştirilmesini talep ettiklerini beyanla davacının haksız ve hukuka aykırı taleplerinin reddine, dosyanın yetkili ve görevli ... Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi'ne veya ... Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi'ne gönderilmesine, ... Şti.'nin davaya davalı olarak dahil edilmesine, ayrı ayrı açılmış dosyaların bir tek dosya üzerinde birleştirilmesine, haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davadan önce davacı tarafından müvekkili şirkete müracaat edilmediğini, hasar dosyası açılmadığını, dava dilekçesi ekinde herhangi bir belgenin yer almadığını, ... plakalı aracın müvekkili şirkete ZMM poliçesi ile sigortalı ve sorumluluğun sigortalısının kusuru oranında azami 290.000,00 TL limit ile sınırlı olduğunu, manevi tazminat taleplerinin poliçe teminatına dahil olmadığını, olayın trafik iş kazası olup olmadığının değerlendirilerek SGK tarafından herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığının sorulması, zarara ilişkin tazminatın ödenebilmesi için zararların uzmanlara hesap ettirilerek sonucuna göre karar verilmesini, dosyanın kusur tespiti için Trafik İhtisas Dairesi'ne gönderilmesini, davacının maluliyet oranının belirlenebilmesi için Adli Tıp Kurumu'na sevkine karar verilmesini, tazminat hesaplaması için aktüer sıfatına sahip bilirkişinin görevlendirilmesini, belirlenebilir bir ücret yoksa asgari ücretin baz alınması gerektiğini, dava öncesinde müvekkili şirkete herhangi bir başvuruda bulunulmadığını, faiz başlangıç tarihi olarak dava tarihinin esas alınması gerektiğini, dava açılmasına sebebiyet verilmediğini, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinden sorumlu olmadığını beyanla dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine diğer hususlarla birlikte karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; 21.05.2015 tarihinde gerçekleşen trafik kazasına ilişkin olarak kaza tutanağında tarafına herhangi bir kusur izafe edilmediğini, soruşturmanın halen devam ettiğini, bekletici sorun yapılmasını talep ettiklerini, şirket aracının üzerine tedbir şerhi konulmasının şirketin ticari itibarını zedeleyeceğini, şirket bünyesinde bir çok araç mevcut olduğunu, telafisi imkansız zararlara sebebiyet vereceğini, ... plakalı aracın ... Sigorta A.Ş. tarafından teminat altına alındığını, talep edilen manevi tazminat miktarının fazla olduğunu, davalıların aynı, davacıların farklı olduğu ... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas, ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin... Esas ve ... Esas, ... 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ...Esas, ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ...Esas, ... 11. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas, ... 12. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas, ... 13. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas, ... 14. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas, ... 15. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas, ... 16. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyaları ile davalar açıldığını, davaların birleştirilebileceğini, dosyanın ... 15. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini beyanla dosyanın 15. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ...Esas sayılı dosya ile birleştirilmesine, hukuki dayanaktan yoksun ve hukuka aykırı davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... Tic. Ltd. Şti.'nin yetkilisi cevap dilekçesinde özetle; 21.05.2015 tarihinde gerçekleşen trafik kazasına ilişkin olarak kaza tutanağında sürücü ...'ye herhangi bir kusur izafe edilmediğini, soruşturmanın halen devam ettiğini, bekletici sorun yapılmasını talep ettiklerini, şirket aracının üzerine tedbir şerhi konulmasının şirketin ticari itibarını zedeleyeceğini, şirket bünyesinde bir çok araç mevcut olduğunu, telafisi imkansız zararlara sebebiyet vereceğini, ... plakalı aracın ... Sigorta A.Ş. tarafından teminat altına alındığını, talep edilen manevi tazminat miktarının fazla olduğunu, davalıların aynı, davacıların farklı olduğu davalar açıldığını, davaların birleştirilebileceğini, dosyanın .... 15. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep ettiğini beyanla dosyanın 15. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosya ile birleştirilmesine, hukuki dayanaktan yoksun ve hukuka aykırı davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
Sosyal ve ekonomik durum araştırma yazıları, ... Cumhuriyet Savcılığının ... soruşturma numaralı dosyası, 21.05.2015 Tarihinde görevli polis memuru tarafından tutulan Trafik Kazası Tespit tutanağı, Kaza ile ilgili tutulan ifade tutanakları, Davacının tedavisine ilişkin hastane tarafından tutulan tüm kayıt ve belgeler, Kazaya karışan araçlara ait kayıt ve belgeler, Kazaya karışan araçlara ait sigorta kayıt ve belgeleri, Taraflara ait nüfus kayıt belgeleri, davacının kaza geçirmeden önce çalıştığını ve en son almış olduğu maaşını gösteren S.G.K. Dökümü, araç takyidat bilgileri, mali sorumluluk poliçesi, hasar dosyası, davacıya ait bordro, davacının trafik kazası nedeniyle görmüş olduğu tıbbi tedavilere yönelik tüm hastane kayıtları, Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı'nın İnceleme Raporu, Adli Tıp Raporu, Bilirkişi Raporu celp edilmiş incelenmiştir.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. Üst Kurulu'nun 28/07/2021 tarihli adli tıp raporunda; "A- ... kızı, 1985 doğumlu ... (...)'ın 21/05/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı kol kemiği kırığıı nedeniyle yapılan değerlendirmede; Mahkemesince sorulduğu üzere; davacıya takılan platinin yönetmelikte yer almadığı, ayrıca davacı iddialarına konu ağırlık kaldıramama ve bel ağrısı şikâyetlerinin, kendisinde mevcut kronik arazdan kaynaklandığı, olayla illiyeti bulunmadığı, dolayısıyla sürekli maluliyet oranının tayininde dikkate alınmadığı cihetiyle;
03.08.2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri yönetmenliği ile bu yönetmenlik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.
" şeklinde tespit edilmiştir.
Dosya, kusur durumunun tespit edilmesi amacıyla trafik kazaları kusur konusunda uzman Makine Yüksek Mühendisi Bilirkişi ...'e tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 24/03/2022 tarihli raporda özet olarak; "...1-) ... plaka numaralı çekicinin davalı sürücüsü ...'nun %90 (yüzde doksan) oranında asli kusurlu olduğu, davalı araç maliki-işleteni ...'un aynı oranda sorumlu olduğu, davalı ZMS (Trafik) sigortacısı ... Sigorta A.Ş.'nin aynı oranda ve azami poliçe limiti ile K.T.K. 92/f hükmü gereğince manevi tazminata ilişkin talepler dışında sınırlı sorumlu olduğu, 2-) ... plaka numaralı otobüsün davalı sürücüsü ...'nün %10 (yüzde on) oranında tali kusurlu olduğu, davalı araç maliki-işleteni ... Tic. Ltd. Şti.'nin aynı oranda sorumlu olduğu, davalı ZMS (Trafik) sigortacısı ... Sigorta A.Ş.'nin aynı oranda ve azami poliçe limiti ile K.T.K. 92/f hükmü gereğince manevi tazminata ilişkin talepler dışında sınırlı sorumlu olduğu, 3-) ... plaka numaralı personel servis otobüsünde iş yeri personeli-yolcu olarak bulunan kazazede davacı ...'ın kazanın meydana gelmesinde kusursuz olduğu, hadisenin yaralanması ile sonuçlanmasında, zararın doğmasında veya artmasında atfı kabil müterafik kusur bulunmadığı, 4-) Hadisenin meydana gelmesinde, dava konusu zararın doğmasında veya artmasında kusurlu başkaca kişi, kurum, kuruluş ve etkili faktör bulunmadığı..." şeklinde tespit edilmiştir. Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili 11.02.2020 tarihli feragat beyan dilekçesinde özetle; maddi ve manevi tazminat talepli dava açıldığını, gördükleri lüzum üzerine yalnızca maddi tazminat talebi yönünden tüm davalılar açısından davadan feragat ettikleri belirtilerek gereğinin yapılmasını talep etmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; .. ili ... ilçesinde 21/05/2015 tarihinde saat 07:55 sularında, davalılardan ... Sigorta A.Ş.' nin ZMMS sigortacısı olduğu, davalı ...' a ait diğer davalı ...' nun sevk ve idaresindeki ... plaka sayılı aracın Vize istikametinden ... istikametine doğru seyir halinde iken davalı sürücü ...'nun 20-04 km.'sinde önünde aynı istikamette seyir halinde olan davalı ...Ltd. Şti' ye ait diğer davalı ...'nün sevk ve idaresindeki ... plaka sayılı minibüsün arka sol kısmına, kendi aracının sağ ön kısmıyla çarpması sonucunda çarpmanın etkisiyle ... plaka sayılı minibüsün yoldan çıkarak gidiş istikametine göre sağ tarafta bulunan toprak alana devrilmek suretiyle çift taraflı, ölümlü - yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, davacı ...' ın ... plaka sayılı araç içinde yolcu olarak bulunduğu ve trafik kazası nedeniyle yaralandığı anlaşılmıştır.
... 1. Ağır Ceza Mahkemesinde davaya konu trafik kazası hakkında açılan kamu davasında Mahkemenin olay mahallinde keşif yaptığı, akabinde bilirkişilerden temin edilen kusur raporlarında davalı sürücü ...'nun asli; davalı sürücü ...'nün ise tali kusurlu olması nedeniyle her iki sanık hakkında mahkumiyet kararları tesis edilmiştir.
Bilindiği üzere, ceza mahkemesince alınan kusur raporu Mahkememiz için bağlayıcı nitelikte değildir. Bu sebeple, Mahkememizce kazaya ilişkin tüm kayıtlar getirtilerek ceza dava dosyasındaki ifade tutanakları ve tüm anlatımlar ışığında kusura ilişkin rapor aldırılmıştır. İTÜ' de görevli akademisyen ve Yüksek Makine Mühendisi bilirkişi ... tarafından düzenlenen 21/03/2022 tarihli kusur raporunda davalı ...'nun %90 oranında; davalı ...' nün %10 oranında kusurlu olduğu mütalaa edilmiştir. Esasen, taraflarca kusur raporuna karşı herhangi bir itirazda bulunulmadığından rapor taraflar için artık bağlayıcı niteliktedir.
Ancak, hemen belirtmek gerekir ki, aynı trafik kazası hakkında açılan ve istinaf incelemesinden geçerek kesinleşen (İstanbul BAM 8. HD. 2021/800 Esas, 2021//1925 Karar) Mahkememizin emsal 2015/698 Esas sayılı dava dosyasında davalılar kusur raporuna itirazda bulunmuş, bunun üzerine emsal 2015/698 Esas sayılı dosyada tarafların trafik kazasındaki kusur durumlarına itiraz etmeleri, ceza dosyasında itibar edilmese de ATK'' dan alınan kusur raporunda davalı ...'nün kusursuz bulunması karşısında kusur oranları bakımından raporlar arasında çelişki oluşmuş hem eksik tahkikat yapılmaması ve tarafların itirazlarının değerlendirilmesi, hem de raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla dava dosyası alanında uzman İTÜ' de görevli akademisyen bilirkişilerden oluşan bilirkişi kuruluna tevdi edilmiştir. ..., ... ve ... tarafından düzenlenen 04/11/2019 tarihli üç kişilik heyet raporunda davalı ... %75 oranında; davalı ... %25 oranında kusurlu olduğu mütalaa edilmiş, işbu rapor hükme de esas alınarak karar verilmiştir. Nitekim, İstanbul BAM 8. HD. 2021/800 Esas, 2021//1925 Karar sayılı ilamında aynı yöndeki istinaf sebepleri hakkında "...davalının dayandığı ATK kusur bilirkişi raporunu da değerlendiren 04/11/2019 tarihli 3 kişilik bilirkişi heyetinden alınan bilirkişi raporunda kusur oranın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmadığından..." istinaf sebepleri tümden reddedilmiştir. Bu nedenle, eldeki dava dosyası bakımından kesinleşen emsal ilamdaki kusur oranlarına itibar edilmesi zorunludur. Zira, aynı trafik kazası sebebiyle istinaf incelemesinden geçerek kesinleşen ilam ve içeriği, eldeki dava dosyası bakımından kesin delil niteliği taşımaktadır. Yukarıda açıklandığı üzere, ... 1. Ağır Ceza Mahkemesince olay yerinde yapılan keşif ve temin edilen bilirkişi raporu kapsamında davalı ... tali düzeyde kusurlu bulunarak cezalandırılmıştır. İtiraz olarak ileri sürülen ATK raporuna itibar edilmediği gibi ceza dava dosyasında alınan bu rapor Mahkememiz için kusur yönünden bağlayıcı da değildir. Mahkememizce eksik tahkikat yapılmamış, tüm kusur itirazları ve rapor talepleri değerlendirilmiş, çelişkileri gideren ve İTÜ'de görevli akademisyen bilirkişi kurulundan (emsal 2015/698 Esas sayılı dava dosyasındaki) alınan 04/11/2019 tarihli rapora itibar edilmiştir.
Gerçekten de; trafik kazasında davalı ...' nun sevk ve idaresindeki ... plaka sayılı aracın takip mesafesini koruyamaması, son anda etkisiz fren tedbiri ve kontrolsüz sola direksiyon manevrası yeterli olmamış önündeki araca sol arka kısmından çarpmıştır. Davalı ... ise aracındaki silecek arızası için yolun sağında bulunan toprak banketten yararlanarak durması gerekirken tek şeritli yolda yolu trafiğe kapatacak şekilde ve arkasından gelen araçları tehlikeye düşürerek aniden yavaşlamış kazaya neden olmuştur. Bu halde, davalı ... somu uyuşmazlık bakımından yolun sağındaki toprak banketten tam olarak yanaşarak yararlanmaması ve arkasından gelen trafiği engeller tarzda ve yolu kapatacak şekilde aracın aniden durdurması karşısında kazanın oluşumunda gerekli tedbir ve kontrolü sağlamadığı için kusurlu olduğu konusunda Mahkememizce duraksama yoktur, Açıklanan nedenlerle davalıların herhangi bir trafik kuralını ihlal etmediklerine yönelik somut itiraz ileri süremediklerinden soyut bir şekilde kazada kusurlarının olmadığına yönelik beyanlarına itibar edilmemiştir.
Davacı ... trafik kazası nedeniyle yaralanmasından ötürü maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmaktadır.
A-MADDİ TAZMİNAT
Davacı vekili 11/02/2020 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebi bakımından tüm davalılar yönünden feragat beyanında bulunmuştur. Öte yandan, davacı vekili 08/12/2021 tarihli 12. celsede açıkça ve aynen "...11/02/2020 tarihinde sunduğumuz beyan dilekçesi ile yalnızca maddi tazminat taleplerimiz yönünden tüm davalılar yönünden feragat beyanında bulunmuştuk. Bu beyanımız doğrudur..." şeklinde maddi tazminat taleplerinden tüm davalılar yönünden feragat ettiğini beyanla tasdik ve tekrar etmiş, bu husus tutanakla kayıt altına alınmıştır. Feragatin davayı sona erdiren taraf işlemi olması, feragat beyanın geçerliğinin Mahkemenin ya da davalıların kabulüne bağlı bulunmaması, davacı vekilinin davadan feragate yönelik vekaletnamesinde özel yetkisinin dahi bulunması karşısında HMK 307. maddesi uyarınca vaki feragat nedeniyle maddi tazminat talepleri bakımından davanın reddine karar verilmiştir. Davalılar yönünden, davacı maddi tazminat taleplerinden feragat etmekle, aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerine mahkum edilmesi gerektiğinden davalılar lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiştir.
B- MANEVİ TAZMİNAT
Manevi tazminat talepleri bakımından, 6098 sayılı TBK'nun 56. (818 sayılı BK'nun 47.) maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K'nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Manevi tazminat yönünden, davacıların murisinin geçirmiş olduğu trafik kazası sonucunda vefatından dolayı manevi olarak elem ve ızdırap duyacakları, zarar uğrayacağı muhakkaktır. Ancak, manevi tazminatın amacı, istemde bulunanın manevi zararlarını uygun bir miktarda karşılamak olduğu kadar, sebepsiz zenginleşmesine de yer vermemektir.
Davacı ... 30.000,00 TL manevi tazminat talep etmiştir. Davacının trafik kazasında yaralanması sebebiyle kazadan ötürü elem / ızdırap duyacağı ve manevi varlığında kaza sebebiyle eksilme yaşayacağı muhakkaktır. Ancak yukarıda açıklanan ilkeler karşısında talep edilen manevi tazminat tutarı fahiştir. Kazanın oluş şekli, davacıda herhangi bir kalıcı maluliyetin oluşmaması, hızlı iyileşme ve tedavi süresi, hafif düzeydeki yaralanması, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile hakkaniyet ilkesi hep birlikte değerlendirilerek 8.000,00 TL manevi tazminatın hem manevi eksilmeyi hem de davacının olaydaki tatmin duygusunu karşılayacak tutarda olduğu takdir ve kanaatine varılmıştır. (Mahkememizin 2015/698 Esas sayılı dava dosyası , işbu dava dosyası için emsal niteliktedir. Zira, her iki yargılamada taraflar, dava konusu, dava sebepleri, trafik kazası, hatta davacıların talep ettiği 30.000,00 TL manevi tazminat miktarı dahi aynıdır. Yalnızca, davayı açan davacılar (aynı araç içindeki yolcular) farklıdır. Bu bakımdan, mahkememizin 2015/698 Esas sayılı dava dosyası istinaf incelemesinden geçerek kesinleşmiş olup, kuşkusuz eldeki dava bakımından kesin delil teşkil etmektedir. Emsal dosyada aynı araç içinde yolcu olarak bulunan davacı ...'ın %2.2 kalıcı maluliyet oranı dikkate alınarak 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş, karar istinaf incelemesi sonucu kesinleşmiştir. Eldeki dava dosyasında ise davacı ...' ın aynı trafik kazasından dolayı herhangi bir maluliyeti oluşmamıştır. Bu konuda yapılan itirazlar eksik tahkikat yapılmaması adına karşılanmış, itirazlar üzerine ATK Genel Kurulundan (Üst Kurul) alınan raporda da davacının kalıcı maluliyetinin olmadığı belirlenmiştir. Bu nedenle işbu dosyada, emsal ilamdan farklı olarak manevi tazminat tutarında bir miktar daha indirim yapılması hakkaniyetin gereği uygun görülmüştür. ) manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki, davacı vekili manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etse de; davalı ... Sigorta A.Ş:' nin ZMMS sigortacısı olduğu, ZMMS kapsamında manevi tazminatlardan sorumlu olmadığı, zira manevi tazminatın ZMMS poliçesi kapsamında teminat altına alınmadığından bu davalı yönünden manevi tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
A- MADDİ TAZMİNAT TALEPLERİ YÖNÜNDEN;
1-Davacı ... (...) ...' ın 11/02/2020 tarihli maddi tazminat talebine ilişkin feragat dilekçesi ile davacı vekilinin 08/12/2021 tarihli 12. celsede maddi tazminat talepleri yönünden davadan tüm davalılar açısından feragat ettiklerini beyan etmekle, vaki feragat gereğince maddi tazminat talebinin tüm davalılar yönünden REDDİNE,
B- MANEVİ TAZMİNAT TALEPLERİ YÖNÜNDEN;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, 8.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 05/07/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ..., ..., ... ve ... Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Davalı ... Sigorta Anonim Şirketi yönünden manevi tazminat taleplerinin REDDİNE,
3-Maddi tazminatı davası yönünden alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 3,41 TL (1.000,00 TL maddi tazminat talebi için davanın başında peşin harca isabet eden miktar) harcın mahsubu ile eksik kalan bakiye 77,29 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Manevi tazminat davası yönünden kabul edilen dava değeri (8.000,00 TL) üzerinden alınması gereken 546,48 TL harçtan başlangıçta peşin alınan 102,47 TL (30.000,00 TL manevi tazminat talebi için davanın başında peşin harca isabet eden miktar) harcın mahsubu ile eksik kalan bakiye 444,01 TL harcın davalılar ..., ..., ... ve ... Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 105,88 TL harç,1.101,95 TL posta, tebligat masrafı, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.207,83 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 569,76 TL yargılama giderinin davalılar ..., ..., ... ve ... Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kalan yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminat talebi bakımından kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 10/1-4. ve 13/1. maddesi uyarınca maktudan az olmamak koşulu ile belirlenen 5.100,00 TL vekâlet ücretinin davalılar ..., ..., ... ve ... Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalılar ... Sigorta Anonim Şirketi, ..., ..., ... ve ... Limited Şirketi yargılama sırasında kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat talebi bakımından reddedilen dava değeri (1.000,00 TL) üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT' nin 3/2 ve 13/1-2. maddesi uyarınca hükmedilecek vekalet ücretinin reddedilen dava miktarını geçmemek ve ret sebebi ortak olan davalılar hakkında tek vekalet ücreti verilmesi gerektiği koşulu ile belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
8-Davalılar ..., ..., ..., ... Şirketi yargılama sırasında kendilerini bir vekille temsil ettirdiklerinden manevi tazminat talepleri bakımından reddedilen dava değeri (22.000,00 TL) üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3/2, 10/1,2,4 ve 13/1. maddesi uyarınca maktudan az olmamak ve ret sebebi ortak olan davalılar hakkında tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi koşulu belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar ..., ..., ..., ... Şirketi' ne VERİLMESİNE,
9-Davalı ... Sigorta Anonim Şirketi yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden manevi tazminat talepleri bakımından reddedilen dava değeri (30.000,00 TL) üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3/2, 10/1,3,4 ve 13/1. (karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifenin 13/1. maddesi uyarınca, 10/3. maddesi istisna kapsamında olduğu gözetilerek) maddesi uyarınca ret sebebi farklı olan davalı hakkında ayrıca vekalet ücretine hükmedilmesi koşulu belirlenen 4.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ... Sigorta Anonim Şirketi' ne VERİLMESİNE,
10-HMK' nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgili tarafa veya vekiline İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki (2) haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.18/05/2022


Katip
e-imza *

Hakim
e-imza *



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi