2. Ceza Dairesi Esas No: 2019/13421 Karar No: 2020/2011 Karar Tarihi: 05.02.2020
Hırsızlık - konut dokunulmazlığını bozma - mala zarar verme - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/13421 Esas 2020/2011 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanık hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarından mahkumiyet kararı vermiştir. Ancak, hırsızlık suçuna ilişkin yapılan temyiz itirazları yerinde bulunmuştur. Sanığın babası tarafından kolluk makamlarına teslim edilen eşyalar nedeniyle, müştekinin zararının kısmen karşılandığı ve etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rıza gösterip göstermediği incelenmemiştir. Bu nedenle, hüküm TCK 168/2 maddesi yerine doğrudan TCK 168/2 maddesi uygulanarak verilmiştir. Bu durum ise eksik ceza tayini anlamına gelmektedir. Kararda yer alan kanun maddeleri: TCK 142/2-h, 143/1, 168/1-4 ve 5237 sayılı TCK 62. maddesi.
2. Ceza Dairesi 2019/13421 E. , 2020/2011 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.11.2016 gün ve 2016/950 Esas, 2016/436 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 142. maddesinde 6545 sayılı Kanun"un 62. maddesi ile yapılan ve 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca, TCK"nın 142/2-h, 143. maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle yargılanan sanığa, 5271 sayılı CMK"nın 150/3. maddesi uyarınca zorunlu müdafi atanmasına gerek olmadığının belirtilmesi ve sanığın 12.11.2015 tarihli duruşmadaki savunmasında, müdafi istemediğini beyan ettiğinin anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki (1) numaralı bozma düşüncesine; iddianamede TCK’nın 143. maddesinin uygulanması talep edildiğinin anlaşılması karşısında tebliğnamedeki (2) numaralı bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma suçları açısından uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. 1) Sanık hakkında konut dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA, 2) Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; a- 06.11.2014 tarihli tutanağa göre, müştekinin evinden çalınan bir kısım eşyaların sanığın babası tarafından kolluk makamlarına teslim edilerek müştekinin bir kısım zararının soruşturma aşamasında karşılandığı, yine müştekinin mahkemede alınan beyanında sanık tarafından zararının giderildiğini belirttiğinin anlaşılması karşısında; soruşturma aşamasında yapılan kısmi iade nedeniyle müştekinin, sanık hakkında TCK"nın 168/1-4. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rıza gösterip göstermediği sorularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi ile müştekinin kısmi iade nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rıza göstermesi durumunda zararın soruşturma aşamasında giderildiğinin kabulü ile TCK"nın 168/1. maddesinin uygulanması, rıza göstermemesi durumunda katılanın zararının kovuşturma aşamasında giderildiğinin kabulü ile TCK"nın 168/2. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde doğrudan TCK"nın 168/2. maddesi uygulanarak hüküm kurulması, b- Kabule göre de; sanık hakkında hırsızlık suçundan 5237 sayılı TCK"nın 142/2-h ,143/1. ve 168/2 maddeleri uyarınca hükmolunan 3 yıl 9 ay hapis cezasından aynı Kanun"un 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılırken, 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası yerine hesap hatası sonucu 2 yıl 13 ay 15 gün hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini, Bozmayı gerektirmiş sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 05.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.