20. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/12941 Karar No: 2017/2567 Karar Tarihi: 29.03.2017
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/12941 Esas 2017/2567 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2015/12941 E. , 2017/2567 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ve dahili davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı 25/09/2012 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; ... ili,... ilçesi,... köyünde bulunan 1325 sayılı taşınmazın kısmen zilyetliğinde bulunduğunu, ecrimisil ödediğini, taşınmazın ... sayılmayan yerlerden olduğunu iddia ederek Hazine adına tarla niteliğiyle ... sınırları dışına çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi ve dahili davalı Hazine tarafından vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, ... tahdidine itiraz mahiyetindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1980 yılında yapılan kadastro çalışmasında dava konusu taşınmaz çalılık ve fundalık olarak tespit dışı bırakılmış, Hazinenin talebi üzerine hali arazi niteliğiyle Hazine adına tespit edilmiş, 13/05/1988 - 13/06/1988 tarihleri arasında ilan edilmiş, ... Yönetiminin süresinde itirazda bulunması üzerine ... Kadastro Mahkemesince 14/10/1994 tarih ve 1993/144 E. - 1994/122 K. sayılı kararıyla ... niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmiş, karar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir. Yörede 6831 sayılı Kanun uyarınca yapılan ... kadastrosu ve 2/B madde uygulaması çalışması 18/04/2012 tarihinde ilan edilmiş, dava konusu taşınmaz ... tahdit sınırları içinde bırakılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın ... Kadastro Mahkemesinin yukarıda anılan kararıyla hükmen ... olduğu, usulünce yapılan araştırmaya göre ... sınırları dışına çıkarılmadığı, davacının tahdit içerisinde olan yerin 2/B madde uygulamasına konu edilmesini istemekte hukuki yararı bulunmadığı, kişinin idareyi zorlayıcı şekilde böyle bir davayı açamayacağı anlaşıldığına göre davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; aynı nedene ve hukuki sebebe dayalı davanın reddine karar verilmesi halinde davalılar lehine tek vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken ayrı ayrı 1500,00.-TL vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğru değil ise de bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu nedenle, kararın hüküm fıkrasının 4 ve 5. paragrafları hüküm yerinden çıkartılarak bunun yerine 4. paragraf olarak "Davalılar ... Yönetimi ve Hazine kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden lehlerine 3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/son maddesi gereğince takdir edilen 1500.-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılar ... Yönetimi ve Hazineye ödenmesine" cümlesi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı HMK"nın 370/2. maddesi gereğince düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 29/03/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.