Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/14899 Esas 2017/7136 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/14899
Karar No: 2017/7136
Karar Tarihi: 25.05.2017

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/14899 Esas 2017/7136 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesinin verdiği bir hüküm temyiz edilmiştir. Olayda, sanık ile katılanın karşılıklı birbirlerini yaralamaları olduğu belirtilmiştir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun kararı doğrultusunda, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı belirlenemediğinde şüpheli kalan halin sanık lehine haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Ancak mahkemenin sadece katılan yönünden haksız tahrik hükümlerini uyguladığı, sanık yönünden yetersiz gerekçe ile karar verildiği ve gerekçeli karar başlığında katılanın adının yazılmamasının CMK'ye aykırı olduğu vurgulanmıştır. Ayrıca, Anayasa Mahkemesinin verdiği karar nedeniyle, 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenlerle hüküm, 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMUŞTUR.
Kanun Maddelerinin Detaylı Açıklaması:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 29. maddesi: Haksız tahrik h
3. Ceza Dairesi         2016/14899 E.  ,  2017/7136 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü;
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1) Tarafların aşamalardaki beyanları ve alınan doktor raporlarına göre sanık ile katılanın karşılıklı birbirlerini yaralamaları şeklinde gerçekleşen olayda, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.10.2002 tarihli E.2002/4-238- K.2002/367 sayılı kararında belirtildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde şüpheli kalan bu halin sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasını gerektirdiği halde, sadece katılan yönünden haksız tahrik hükümlerinin uygulandığı, sanık yönünden bu hususun karar yerinde tartışılmadan yetersiz gerekçe ile karar verilmesi,
    2) Gerekçeli karar başlığında katılanın adı ve soyadı yazılmayarak CMK"nin 232. maddesine muhalefet edilmesi,
    3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas- 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 25.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.