10. Hukuk Dairesi 2018/6990 E. , 2019/7308 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
No : 2018/979-2018/1320
Mahkemesi : Mersin 1. İş Mahkemesi
No : 2017/114-2018/65
Dava, itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili özetle, davalının babasından ölüm aylığı almak için eşinden anlaşmalı olarak boşandığını, kurumu tarafından yapılan tespit sonucunda davalının aylığının kesilerek haksız olarak kurumdan alınan aylıkların tahsili amacıyla davalı hakkında başlatılan icra takibine itiraz ettiğini, davalı tarafın haksız ve kötüniyetli itirazının iptali ile asıl alacağın %20"sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP
Davalı vekili, davacının talebini kabul etmeyerek, muvazaalı bir boşanma söz konusu olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece, davanın kabulü ile, Mersin 2. İcra Müdürlüğü"nün 2017/2691 esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, asıl alacak olan 71.568,51 TL’nin %20’si icra inkar tazminatı olan 14.313,70 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI:
Özetle; tüm dosya kapsamına göre davalı ile boşanılan eşin birlikte yaşamadığı, kurum tutanağının aksinin sabit olduğu kanaati ile davalının istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı vekili kararın bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dava, yersiz aylıkların tahsili amacıyla yapılan icra takibinde, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Hakkında verilen boşanma kararı 19.10.1998 tarihinde kesinleşen davalıya, yaşamını yitiren sigortalı üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle, davacı Kurumca gerçekleştirilen işlemle kesildiği ve yersiz olarak ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 56. maddesinin ikinci fıkrasında; eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıklarının kesileceği, bu kişilere ödenmiş olan tutarların, 96. madde hükümlerine göre geri alınacağı yönünde düzenleme yapılmıştır. Anılan maddeye dayalı açılan bu tür davalarda eylemli olarak birlikte yaşama olgusunun tüm açıklığıyla ve taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu dönem yönünden ortaya konulması önem arz etmektedir.
İnceleme konusu davaya ilişkin olarak ise; davalının eski eşinden 19.10.1998 yılında boşanmasına rağmen 06.09.2012 tarihine kadar adreslerinin aynı olması, nüfus kayıtlarına göre davalının adresinin ... Mah. ... Sokak No:5/1, eski eşinin adresinin ise ... Mah. ... Sokak No:13/1’de ikamet etmesi karşısında 19.09.2012 tarihli kolluk tutanağına göre davalının ... Sokak No:13/1’de, eski eşinin ise ... Sokak No:5/1’de ikamet ettiğinin belirtilmesi, davalının 01.10.2010 tarihinden itibaren ... Sokak No:13 adresinde telefon aboneliğinin bulunması, eski eşin sağlık hizmet sunucularındaki adresinin davalının adresi ile aynı olması, ve bu kayıtlara telefon numarası olarak davalının ev telefon numarasının verilmesi, kurum denetmenleri tarafından eski eşin adresi olan ... Mah. ... Sokak No:13/1 adresine gidildiğinde davalı ve eski eşinin aynı ikamette birlikte yaşadıklarının tespit edilmesi, 14.06.2017 tarihli kolluk tutanağında 19.10.1998-22.06.2016 tarihleri arasında davalı ve eski eşinin ... Mah. ... Sokak No:5/1’de birlikte yaşadıklarının tespit edilmesi, kurum denetmen raporunda davalının eski eşinin adresi olan ... Sokak’ta 4 yıldır ikamet ettiğini, eski eşinin ise kızı ile birlikte yaşadığını beyan etmesi karşısında, eski eşinin 3-4 yıldır ... Sokak No:13/1’de yalnız yaşadığını, 2-3 aydır kendi adresinde davalının yaşadığını, kendisinin ise kızı ile yaşadığını beyan etmesi birlikte gözetildiğinde ve yine dosyada muhtar, kolluk ve tarafların beyanlarında ikamet edilen adreslere ilişkin beyanlarda çelişkiler olduğu açıktır. Ayrıca 5510 sayılı Kanunun 59/2. maddesi gereğince Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları tarafından düzenlenen tutanakların aksi sabit oluncaya kadar geçerli olup, aksinin ancak eş değer belgelerle ispatlanmasının gerektiği göz önünde bulundurularak, toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde, somut davada Kurum denetim raporunun aksinin ispat edilemediği ve bu nedenle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 10/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.