Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/8845 Esas 2018/7247 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuk hakkında TCK"nın 31/2. maddesi gereğince; işlediği hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarının suç tarihi itibarıyla hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılamadığı veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin azalıp azalmadığı hususunda adli raporu aldırılması gerekirken, sadece hırsızlık suçuna ilişkin değerlendirmeyi kapsayan 14/02/2014 tarihli adli raporla yetinilerek yazılı şekilde hüküm tesisi,
2-Suç tarihinde 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuk ... hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35/1 ve Çocuk Koruma Kanunu"nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik"in 20/2. maddesi gereğince zorunlu olan sosyal inceleme raporu alınmadan hüküm kurulması,
3-Mağdur anlatımına ve 13/02/2014 tarihli kolluk tutanağına göre, suça sürüklenen çocuğun, mağdura ait kıyma makinesine ait motoru çalıp kaçtığı sırada sokaktaki vatandaşlar tarafından işaret edilmesi üzerine müşteki ve polis ekipleri tarafından kesintisiz takiple yakalandığının anlaşılması karşısında, suçun teşebbüs aşamasında kaldığı gözetilmeden, hırsızlık suçundan yazılı şekilde tamamlanmış suçtan mahkumiyetine karar verilmesi,
4-UYAP kayıtlarına göre suçu işlediği tarihte 12-15 yaş aralığında bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında TCK’nın 31/2. maddesi yerine 31/3. maddesi uygulanarak fazla ceza tayin edilmesi,
Kabule göre de;
5-Hapis cezası seçenek yaptırıma çevrilirken uygulanan kanun maddesinin TCK"nın 50/1-c fıkrası yerine TCK"nın 50/1-a maddesi olarak yazılması,
6-Suça sürüklenen çocuk hakkında hükmolunan netice hapis cezasının kısa süreli olması nedeniyle 5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesi uyarınca 50/1- c bendinde düzenlenen bir meslek veya sanat edinmeyi sağlamak amacıyla bir eğitim kurumuna devam etme tedbirine çevrildiği, Ceza Genel Kurulu"nun 10/05/2014 tarih, 2014/2-180 Esas ve 2014/324 Karar sayılı ilamında da belirtildiği gibi 5237 sayılı TCK"nın 50. maddesinin 6. fıkrası ile yalnızca yetişkin sanıklarla ilgili bir düzenleme öngörülmüş olduğundan, kısa süreli hapis cezası aynı Kanun"un 50. maddesi uyarınca seçenek tedbire çevrilen, ancak seçenek tedbirin gereklerini yerine getirmeyen çocuk sanık hakkında, kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verilemeyecek ve adli para cezasına çevrilme de dahil olmak üzere diğer seçenek yaptırımlara hükmolunması seçeneklerinin değerlendirilmesinin gerektiği, bu itibarla kısa süreli hapis cezasından çevrilen seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde hapis cezasının tamamen veya kısmen infaz edileceği ihtarı yapılamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafinin ve o yer Cumhuriyet Savcısı’nın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 17/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.