11. Hukuk Dairesi 2019/2161 E. , 2020/250 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 23/02/2018 tarih ve 2015/47 E- 2018/126 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne-reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi"nce verilen 04/02/2019 tarih ve 2018/975 E- 2019/153 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının elektrik mühendisi olduğunu, davalı şirketin bir taahhüt işinde yeterlilik verebilmesi için %1 pay ile davalı şirkete sembolik olarak ortak yapıldığını, davalı şirket yetkililerinin davacının yokluğunda onun adına sahte imzalar atarak bir banka ile kredi sözleşmesi yaptıklarını, bu durumun davacının evinin haczi ve satılması aşamasında fark edilmesi üzerine engellendiğini, yine sahte imzalarla davalı şirkette davacının sorumlu müdür olarak tayin edildiğini, sahte imzalarla yapılan ortaklar kurulu toplantılarının ve bu toplantı tutanaklarına bağlı olarak alınan kararların sicil gazetesinde bilgisi dışında yayınlandığını ileri sürerek, 18/12/2003 tarih ve 23 sayılı ortaklar kurulu kararı ile 29/12/2003 tarih ve 24 sayılı ortaklar kurulu kararının iptaline, bu kararlara bağlı olarak yapılan ilan, tescil işlemlerinin ve gerek SGK gerekse vergi dairesinde yapılan tüm işlemlerin sahteliği nedeniyle iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket yetkilisi davacının elektrik mühendisi olduğunu, bir ihaleye girebilmeleri için ortaklardan birinin elektrik mühendisi olmasının zorunlu olduğunu, bu nedenle davacıyı %1 hisse ile şirket ortağı yaptıklarını, şirketin işlemleri hakkında davacının bilgisi olmadığını, iptali istenilen ortaklar kurulu kararlarında davacının yerine imza atmış olabileceklerini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, şirket yetkilisinin kendisine verilen kesin süre içerisinde karar defterini imza incelemesine esas olmak üzere ibraz etmediği, bu nedenle belgenin içeriği konusunda davacının beyanına itibar edilmesi gerektiği gerekçeleriyle, 18/12/2003 tarih, 23 sayılı ve 29/12/2003 tarih, 24 sayılı ortaklar kurulu kararının yok hükmünde olduğunun tespitine, bu kararlara ilişkin olarak ... Ticaret Sicil Müdürlüğü"nce yapılan tescil ve ilanların iptaline, fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nce, 24 numaralı karara ilişkin itirazların yerinde olmadığı, 23 nolu kararın davacının hisse devri üzerine şirket ortağı olarak kabulüne ilişkin olduğu, limited şirketlerde şirket ortağı olabilmek için şirket hisse devir sözleşmesinin noterde yapılması, ortaklar kurulunca devralanın şirket ortağı olduğu yönünde karar alınması, daha sonra devralanın hissesinin pay defterine tescilinin gerekli ve yeterli olduğu, 23 numaralı karar davacının şirket ortağı olarak kabulüne ilişkin olup, davacı henüz şirket ortağı olmadığından ve bu toplantıya da katılamayacağından imzasının sahte olup olmamasının sonuca etkili bulunmadığı gerekçesiyle davacının istinaf itirazlarının bu yönden kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile, ... Ticaret Sicil Müdürlüğü"nün 39907 sırasında kayıtlı ...Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi"nin 29/12/2003 tarih ve 24 sayılı sermaye artırımı hakkında verilen ortaklar kurulu kararının yok hükmünde olduğunun tespitine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 13/01/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.