Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/5912
Karar No: 2020/547

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/5912 Esas 2020/547 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalılar adına tespit edilen tarla niteliğindeki taşınmazların Hazine adına tespit ve tescili için yapılan dava, mahkeme tarafından kabul edilmiştir. Taşınmazların orman içi açıklık niteliğinde olmasından ve üzerlerinde herhangi bir zilyetliğin söz konusu olmamasından dolayı zilyetlik yoluyla kazanılması mümkün olmamıştır. Bu nedenle tüm taşınmazların orman vasfıyla Hazine adına tespiti ve tescili kararlaştırılmıştır. Temyiz edenlerin itirazları yerinde görülmemiş ve karar onanmıştır. Kanun maddeleri ise şöyledir: 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi.
20. Hukuk Dairesi         2019/5912 E.  ,  2020/547 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi ..., ..., ... ve ... vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne; davalılardan ... vekili tarafından duruşmalı olarak istenen temyiz isteminin değerden reddine karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava konusu, ... mahallesi 814 ada 1 ve 2 sayılı parseller sırası ile 868,70 m² yüzölçümü ile 815 ada 1 parsel sayılı taşınmaz 236,12 m² yüzölçümü ile, 816 ada 2, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 13, 14, 15 17, 18, 19, 20, 21, 22 ve 23 sayılı parseller sırası ile 6919,53 m², 4685,79 m2, 2664,66 m², 643,12 m², 1573,42 m², 2167,64 m², 2714,59 m², 1.1308,00 m², 2140,09 m2, 1998,99 m², 2792,71 m², 5000,97 m², 2147,36 m², 2681,43 m², 2683,20 m² ve 6719,21 m² yüzölçümü ile tarla vasfıyla davalılar adlarına 13.07.2013 tarihinde tespit edilmişlerdir.
    Davacı Hazine vekili asıl ve birleştirilen dosyalarında; İdarelerince, davaya konu... mahallesi 814 ada 1 ve 2, 815 ada 1, 816 ada 2, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 13, 14, 15, 17, 18, 19, 20, 21 ve 23 parsel sayılı taşınmazların mevcut kullanım durumu ile ilgili mahallinde tespitlerinin yapıldığını, kadastro tespitine konu olan ve davalılar adına işlem gören taşınmazlar, evveliyatında Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden ve çalılık taşlık durumunda olduğunu belirterek, davalılar adına yapılan tespitin iptali ile Hazine adına tespit ve tescilini talep ve dava etmiştir.
    Yargılama sonunda mahkemece; davaya konu taşınmazların, 1991 yılında kesinleşen orman tahdit haritasına göre orman sınırları dışında gösterilmesi ve bir bütün olarak dört tarafının ormanla çevrili olup, orman içi açıklık niteliğinde bulunması, ayrıca taşınmazların tespit tarihinden geriye doğru yaklaşık 15 yıldır üzerlerinde herhangi bir zilyetliğin söz konusu olmadığı gerekçesiyle zilyetlik yoluyla kazanılması mümkün olmadığından davacı Hazinenin davasının kabulüne, dava konusu tüm taşınmazların orman vasfıyla Hazine adına tespit ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalılardan ... vekili tarafından 816 ada 6 ve 815 ada 15 sayılı parsele yönelik, ... vekili tarafından 816 ada 23 sayılı parsele yönelik, ... vekili tarafından 816 ada 2 ve 13 sayılı parsellere yönelik ve ... vekili tarafından 816 ada 5 sayılı parsele yönelik olarak temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraz istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 1956 yılında tapulama çalışmaları yapılarak dava konusu taşınmazlar tapulama dışı bırakılmış, 1988 yılında 6831 sayılı Kanuna göre orman kadastrosu ve 2/B çalışması yapılarak 06.09.1991 tarihinde kesinleşmiş, 2013 yılında 3402 sayılı
    Kanunun geçici 8. maddesine göre önceden kadastroya tabi tutulmamış, tespit dışı kalmış yerlerde kadastro çalışması yapılmıştır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, temyize konu taşınmazların orman içi açıklık olduğunun ve zilyetlikle kazanma koşullarının temyiz edenler lehine oluşmadığının anlaşıldığına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalılardan onama harcı alınmasına yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine
    06/02/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi