12. Ceza Dairesi Esas No: 2017/11456 Karar No: 2019/8300 Karar Tarihi: 09.07.2019
Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/11456 Esas 2019/8300 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, taksirle öldürme suçundan mahkum edilmiştir. Olay, sanığın minibüsüyle seyir halindeyken üç yönlü kavşaktan sola dönerken ölen kişinin motosikletine çarpması sonucu meydana gelmiştir. Mahkeme, suçun işleniş biçimi, meydana gelen zararın ağırlığı ve suçun işlendiği yer ve zaman gibi ölçütleri dikkate alarak cezanın belirlenmesinde adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun bir şekilde alt ve üst sınırlar arasında hüküm verilmesi gerektiğini vurgulamıştır. Ancak sanığın asli kusurlu olarak bir kişinin ölümüne neden olması nedeniyle cezanın alt sınırdan daha fazla olması gerektiği belirtilmiştir. Temyiz itirazları reddedilmiştir ancak 51/8. madde gereği denetim süresinin iyi halli olarak geçirilmesi halinde cezanın infaz edilmiş sayılacağına ilişkin ihtarın sanığa yapılmaması bozma nedeni olarak belirtilmiştir. Kararda TCK'nın 85/1, 62/1, 53/6, 51/1, 3, 6, 7. maddeleri uyarınca mahkumiyetin hüküm altına alındığı belirtilmiştir.
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Dosya içeriğine göre olay günü saat 18.20 sıralarında sanığın sevk ve idaresindeki minibüs ile seyrederken olay mahali olan üç yönlü kavşaktan sola dönmek isterken ,ölenin sevk ve idaresindeki motosiklete çarpması şeklinde meydana gelen ve bir kişinin ölümü ile sonuçlanan olayda, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, asli kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu bir kişinin ölmesine neden olan sanık hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan daha fazla uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında eksik cezaya hükmolunması , aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin sair temyiz itirazlarının reddine; ancak, TCK"nın 51/8. maddesi gereğince denetim süresinin iyi halli olarak geçirilmesi halinde cezanın infaz edilmiş sayılacağının sanığa ihtar edilmemesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hükmün dokuzuncu paragrafından sonra gelmek üzere “TCK"nın 51/8. maddesi gereğince, sanık denetim süresini iyi halli olarak geçirdiği taktirde cezanın infaz edilmiş sayılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.07.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.