Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/22620
Karar No: 2018/9817
Karar Tarihi: 10.10.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/22620 Esas 2018/9817 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/22620 E.  ,  2018/9817 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı şirketin davalı ... şirketi ile şantiyeye elektrik sağlanması amacı ile ... tesisat numarası ile abonelik sözleşmesi imzalandığını, davacı şirketin söz konusu şantiyede 08/07/2011 tarihine kadar çalıştığını, bu tarihten itibaren çalışmayı bıraktığını, ancak şantiyenin tamamen kaldırılması sürecine kadar bir bekçiyi şantiye alanında bıraktırdığını, bu hususun yapım işleri geçici kabul tutanağı, karayolları 8.bölge müdürlüğünün davacı şirkete verdiği cevap yazısı ve reşadiye köyü muhtarı tarafından düzenlenen tutanak ile de sabit olduğunu; davacı şirketin davaya konu şantiyede çalışmayı bıraktıktan 9 ay sonrasında 24/04/2012 tarihinde davalı şirketin sayaç okuma memurunca sayacın arızalı olduğuna dair müşteri kontrol kartı düzenlediğini ve sayacı değiştirdiğini, 25/04/2012 tarihli sayaç değişim tutanağı düzenlediğini, aradan 1 yıl geçtikten sonra 20/04/2013 tarihli 20/05/2013 son ödeme tarihli ve faiz hariç 107.262,00TL bedelli bir fatura düzenleyerek davacı şirkete gönderdiğini, bu faturada ilk ödeme günü 25/07/2011 son okuma tarihi ise 24/04/2012 olarak gösterildiğini; davalı şirketin davacı şirkete gönderdiği 107.262,00TL bedelli fatura alacağının asıl alacağından çok yüksek olduğunu, bu nedenle 20/04/2013 düzenleme tarihli ... fatura kodlu 107.262,00TL bedelli faturanın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili ; davacının talebinin öncelikle zaman aşımına uğradığını, esası yönünden ise davacı şirket adına düzenlenen faturanın Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğinin 20.maddesine uygun olarak düzenlendiğini, tahakkuk ettirilen borcun doğru olup yapılan itirazın haksız olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, davacının davalıya 20/04/2013 düzenleme tarihli D/01391323 kodlu fatura nedeni ile 107.262,00TL borçlu olmadığının tespitine, adı geçen faturanın iptaline, davacının davalıya borcunun 12.595,86TL olduğunun tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir
    Sayacın müşterinin kusuru dışında doğru tüketim kaydetmemesi halinde yapılacak hesaplamaya ilişkin yasal düzenleme getiren Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 20. maddesi:
    “(1) Sayacın, müşterinin kusuru dışında herhangi bir nedenle doğru tüketim kaydetmediğinin tespit edilmesi halinde,
    a) Sayacın eksik veya fazla tüketim kaydettiği miktarın elektrik sayaçları tamir ve ayar istasyonlarında teknik olarak tespit edilmesi durumunda söz konusu tespit dikkate alınarak,
    b) (a) bendinde düzenlenen tespitin bulunmadığı durumlarda; varsa müşterinin aynı döneme ait sağlıklı olarak ölçülmüş geçmiş dönem tüketimleri dikkate alınarak, yoksa sayaç doğru çalışır duruma getirildikten sonra müşterinin ödeme bildirimine esas ilk iki tüketim dönemine ait tüketimlerinin ortalaması dikkate alınarak, hesaplama yapılır ve fark tahakkuk ettirilir.
    (2) Tahakkuka esas süre; doğru bulgu ve belgenin bulunması halinde 12 ayı, bulunmaması halinde ise 90 günü aşamaz.
    (3) Tüketimdeki farklar, ilgili dönem birim fiyatlarıyla ve gecikme zam olmaksızın, perakende satış lisansı sahibi tüzel kişi tarafından müşteriye tahakkuk ettirilir. Müşterinin talep etmesi durumunda söz konusu miktar tahakkuk süresi kadar eşit taksitler halinde ödenir.
    (4) Yukarıda yapılan hesaplamalar sonucunda bulunan fark müşteri lehine ise, 23 üncü maddenin dördüncü fıkrası hükümlerine göre iade veya mahsup işlemi yapılır.” hükümlerini içermektedir.Böylelikle; Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 20.maddesinde; sayacın müşterinin kusuru dışında herhangi bir nedenle doğru tüketim kaydetmediğinin tespiti halinde ne şekilde hesaplama yapılacağı açıklanmıştır. Yönetmelikte, kusuru olmayan tüketicinin eksik tahakkuktan sorumlu olduğu, sadece tahakkukun normal tarife üzerinden gecikme zammı olmaksızın hesaplanacağı belirtilmektedir.Dosyanın incelenmesinde; davacıya ait sayacın hafızasının karışık,endeksi bilgilerinin hatalı olarak tespit edildiği,ekranının okunamadığı,bu şekilde 25/07/2011-24/04/2012 tarihleri arası eksik tüketim hesabı yapılarak davaya konu faturanın tahakkuk ettirildiği, hükme esas alınan elektrik mühendisi bilirkişiler tarafından, optik port bilgilerinden hareketle sayaç değişimi öncesi eksik tüketim olduğu belirtilen dönem ile sayaç değişimi sonrasındaki dönemlerin kıyaslanması neticesinde bulunduğunun belirtildiği görülmektedir. Bu haliyle; bilirkişi raporunda; varsa müşterinin aynı döneme ait sağlıklı olarak ölçülmüş geçmiş dönem tüketimleri (aboneliğin başlangıcından tahakkuk tarihine kadar olan geçmiş dönem tüketimleri) dikkate alınarak; yoksa, sayaç çalışır duruma getirildikten sonraki müşterinin ödeme bildirimine esas ilk iki tüketim dönemine ait tüketimlerinin ortalaması alınarak hesap yapılmadığı anlaşılmaktadır.
    O halde mahkemece; uzman bilirkişi aracılığıyla; davaya konu elektrik tüketim bedelinin Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 20. maddesine göre hesaplanması konusunda denetime elverişli yeni bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.Bununla birlikte, hükme esas alınan bilirkişi raporunda; kayıp-kaçak ,iletim,dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti bedellerinin maliyet unsuru kapsamına dahil edilmemiş olması da doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.10.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi