13. Ceza Dairesi 2018/2855 E. , 2018/8094 K.
"İçtihat Metni"KANUN YARARINA BOZMA
Nitelikli hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlâl ve mala zarar verme suçlarından sanık ...’un mahkûmiyetine dair Sakarya 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/02/2010 tarihli ve 2007/893 esas, 2010/191 sayılı kararının, Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 04/12/2013 tarihli ve 2012/23880 esas, 2013/37856 sayılı kararı onanarak kesinleşmesini müteakip infazı sırasında, 02/12/2016 tarihinde Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklik neticesinde infaza konu suçlar arasındaki mala zarar verme suçunun uzlaştırma kapsamına alındığından bahisle mala zarar verme suçundan verilen mahkûmiyet kararının ortadan kaldırılmasına ve bu suça ilişkin kamu davasının düşürülmesine ilişkin anılan Mahkemenin 16/10/2017 tarihli ve 2007/893 esas, 2010/191 sayılı ek kararına karşı, Adalet Bakanlığı"nın 08.05.2018 gün ve 94660652-105-54-3040-2018-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 16.05.2018 gün ve 2018/41537 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
Dosya kapsamına göre, sanığın,... Gıda adlı işyerinde suç tarihinde geceleyin işyerinin camını kırmak suretiyle içeriye girip polislerin gelmesiyle kaçmak şeklindeki eylemi sebebiyle nitelikli hırsızlığa teşebbüs, işyeri dokunulmazlığını ihlâl ve mala zarar verme suçlarından Sakarya 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 22/02/2010 tarihli mahkûmiyet kararının infazı sırasında, mala zarar verme suçunun 02/12/2016 tarihinde Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklikle uzlaştırma kapsamına alındığından bahisle, 5271 sayılı Kanun’un 253/3. maddesinin 2. cümlesindeki “Uzlaşma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmesi hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz” şeklinde hükme rağmen, infazın durdurularak dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi sonucu uzlaşma sağlandığına ilişkin rapora binaen mala zarar verme suçundan verilen mahkûmiyet kararının ortadan kaldırılmasına ve bu suça ilişkin kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
06.12.2006 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak 5560 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 5237 sayılı TCK"nın 142. maddesine eklenen 4. fıkra gereğince “Hırsızlık suçunun işlenmesi amacıyla konut dokunulmazlığının ihlali veya mala zarar verme suçunun işlenmesi halinde, bu suçlardan dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılabilmesi için şikâyet aranmaz.” ve
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun "uzlaşma" başlıklı 253/3. maddesinin suç tarihi itibariyle, "Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olsa bile, etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda, uzlaştırma yoluna gidilemez. Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz.” şeklinde düzenlenmesi karşısında, 24/11/2007 olan suç tarihi itibarıyla, hırsızlık suçunun işlenmesi amacıyla işlenen mala zarar verme suçunun şikayete tabi olmadığı gibi 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesine göre “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar” kapsamında olduğundan uzlaşma hükümlerine tâbi olmadığı anlaşılmakla, istemin bu nedenle reddi yerine yazılı şekilde mala zarar verme suçundan verilen mahkûmiyet kararının ortadan kaldırılmasına ve bu suça ilişkin kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden KABULÜ ile, sanık ... hakkında verilen Sakarya 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/10/2017 tarihli ve 2007/893 esas, 2010/191 karar sayılı ek kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (b) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 24/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.