12. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/23397 Karar No: 2012/34345
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/23397 Esas 2012/34345 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2012/23397 E. , 2012/34345 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 11, Avukatlık Kanunu’nun 41 ve HMK.nun 73, 81, 82 ve 83. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. Somut olayda, ayrılık ve iştirak nafakalarına ilişkin yabancı mahkeme kararının tenfizine dair ... 1. Aile Mahkemesi’nin hükmüne dayalı ilamlı takipte, borçlunun kendisini vekille temsil ettirdiği, dayanak tenfiz ilamı kapsamından anlaşılmaktadır. Kaldı ki borçlu vekilinin, ilamın kesinleşmeden icraya konamayacağı yönünde ... 8. İcra Hukuk Mahkemesi’ne yaptığı 2008/1024E, 2008/1025K. Sayılı şikayeti de bulunduğu ve böylece borçlunun takibi vekille sürdürdüğü görülmektedir. Ayrıca vekilin icra dosyasına vekaletname ibrazına gerek yoktur. Bu nedenle satış ilanının borçlu vekiline tebliğ edilmesi gerekirken, 03.02.2011 tarihinde borçlu asile tebliğ edilmesi usulsüzdür. Bunun yanında, vekile çıkarılmış ve usule aykırı bir tebligat da bulunmadığına göre, usulsüz tebliğ ile ilgili 7201 sayılı Tebligat Yasasının 32.maddesinin somut olayda uygulama yeri yoktur. Bu itibarla, borçlu asile gönderilen satış tebligatı işleminin öğrenilmesi ile de yasal süreler işlemeye başlamaz. İİK. nun 127.maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği, borçluya tebliğ edilmelidir. Bu işlemin yapılmamış olması Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre de başlı başına ihalenin feshi nedenidir. O halde mahkemece ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde istemin reddi isabetsizdir. Diğer yandan; Mahkemece, satış ilanı tebligatı usulüne uygun kabul edildiğine göre, İİK.nun 134.maddesi gereğince ihalenin feshi isteminin yasal yedi günlük sürede yapılmaması nedeniyle süre aşımından reddi ve esasa girilmediğinden para cezasına hükmedilmemesi gerekirken yazılı şekilde para cezasına hükmedilmesi de doğru değildir. Ayrıca HMK.nun 297.maddesinin (1).fıkrasının (e) bendi gereği hükümde "gerekçeli kararın yazıldığı tarihin" yer alması zorunlu olup, kanunun bu emredici hükmüne aykırı davranılması da doğru bulunmamıştır
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.