5. Ceza Dairesi 2014/3564 E. , 2014/5466 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : İrtikap, rüşvet
HÜKÜM : Sanık ..."un zincirleme görevi kötüye kullanmak, sanıklar .....ve ..."un görevi kötüye kullanmak suçundan mahkumiyetlerine, sanıklar ...ve ..."un beraetlerine
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
CMK"nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve sanıklar ..ile ...hakkında kurulan beraet hükümlerinin Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında, 3628 sayılı Yasanın 18 ve CMK"nın 237/2. maddelerinin verdiği yetkiye dayanılarak katılma talebinin bu sanıklar yönünden kabulüne, incelemenin dilekçelerinin içeriğine göre beraet hükümlerine yönelik katılan vekilinin, mahkumiyet hükümlerine yönelik olarak da sanıklar... sanıklar .... müdafiileri ile sanık ... eşinin temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanıklar ... ve ... hakkındaki hükümlerin incelenmesinde;
Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraet hükümleri usul ve yasaya uygun olduğundan katılan Hazine vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Sanıklar... hakkındaki hükümlerin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Suç tarihinde ... İlçe Jandarma Komutanlığına bağlı trafik timinde uzman çavuş olarak görevli bulunan..."un, görev yaptığı güzergahlarda araçlarıyla yük taşımacılığı yapan sanıklar ... ve ..a yol kontrolü olup olmadığını telefonla haber verip yola çıkacakları uygun zamanı bildirdiği ve adı geçenlerden yarar sağladığı sabit ise de, bunun somut bir ceza anlaşmaya bağlı olarak gerçekleştiğinin sübuta ermediği, kuşkunun sanık lehine yorumlanması gerektiği, böylece...un diğer sanıklara yol kontrolü zamanlarını bildirmek suretiyle kişilere haksız menfaat sağlayıp görevinin gereklerine aykırı davranarak zincirleme görevi kötüye kullanmak suçunu işlediği, diğer sanıkların ise, suçun işleniş biçimi nazara alındığında özgü suç niteliğindeki Uğur"un görevi kötüye kullanma suçuna TCK"nın 39. maddesi uyarınca yardım eden sıfatıyla iştirak ettiklerinden buna göre sorumlu tutulmaları gerektiği halde azmettiren sıfatıyla cezalandırılmalarına karar verilmesi,
Öte yandan sanık ..."un, yukarıdaki olaylardan ayrı olarak yetkilisi olduğu firmanın kamyonlarıyla mal sevkiyatı yapan şikayetçi İsmail"e ulaşarak araçlarının trafikte rahatça dolaşabilmesi için kendisine 4.000 TL para vermesini ve bunun yanında çeşitli zamanlarda bildireceği taleplerinin yerine getirilmesini istediği, aksi takdirde araçlarına ceza yazılacağını belirttiği, şikayetçinin başta bu isteğe olumlu yaklaşmadığı, ancak 18/04/2007 tarihinde ..... karayolu üzerinde görevli olan sanık tarafından şikayetçinin firmasına ait ... plakalı kamyona kantarda yapılan tartıma göre tonaj fazlası yük taşıdığından bahisle toplam 3.321 TL idari para cezası uygulanması üzerine sanığın söylediklerini gerçekleştireceğini düşünen şikayetçinin, bu andan itibaren ilgili cezayı işleme koymaması için sanıkla irtibata geçtiği, nitekim sanığın da yönetmelik gereği üç gün içinde tebligat işlemlerine başlaması gereken ceza tutanaklarını isteğinin yerine getirilmesini sağlamak amacıyla uzun süre beklettiği, yapılan görüşmeler sonucunda şikayetçinin istenen parayı vermeyi kabul etmiş gibi göründüğü, ancak jandarmaya başvurarak durumu haber vermesi üzerine 09/05/2007 tarihinde yapılan suçüstü işlemiyle önceden seri numaraları alınmış suça konu 4.000 TL"nin sanığın üzerinde yakalandığı anlaşılan olayda ise, şikayetçinin aşamalardaki beyanları ve olayın oluş şekline göre sanığın öğreti ve uygulamada kabul edildiği üzere yasanın öngördüğü anlamda icbar boyutuna varan davranışlarının bulunmadığı, bu itibarla irtikap suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı, bununla birlikte tonaj fazlası yük taşıması nedeniyle uygulanan cezanın işleme konulmaması için uğraşan şikayetçinin yasal zeminde bulunmadığı ve esasında teklifi kabul etmemekle beraber suçüstü yapılması ve sanığın yakalanması için kabul etmiş görüntüsü verip sanığı yakalattığı, taraflar arasında özgür iradeleri ile yapılmış bir rüşvet anlaşmasının gerçekleşmemesi karşısında sanığın bu eyleminin görevinin gereklerine aykırı biçimde bir işin yapılmaması için rüşvet almaya teşebbüs suçunu oluşturduğu ve hakkında 2918 sayılı Kanunun ek 11. maddesinin de uygulanması gerektiği gözetilmeksizin yanılgılı biçimde dosya kapsamındaki diğer fiiller ile birlikte zincirleme görevi kötüye kullanmak suçu kapsamında değerlendirilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Hükümden sonra 19/12/2010 tarihinde yürürlüğe giren 6086 sayılı Kanunun 1. maddesi ile TCK"nın 257/1-2. madde-fıkralarında yer alan "kazanç" sözcüğünün "menfaat" olarak değiştirilmesi ve bu fıkralarda öngörülen cezaların alt ve üst sınırlarının
da indirilmesi karşısında TCK"nın 7/2. madde-fıkrasındaki "suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü karşısında sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
5237 sayılı Yasanın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanarak atılı suçu işleyen sanık ... hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesinin uygulanmaması,
Kanuna aykırı, sanıklar... sanıklar ... müdafiileri ile sanık ... eşinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 15/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.