12. Hukuk Dairesi 2012/21544 E. , 2012/34247 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını/bozulmasını mutazammın 17.04.2012 tarih, 2011/30681E.-2012/12690K. sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair karar düzeltme talepleri yerinde değil ise de;
Borçlu, kendisine ve diğer ilgililere yapılan satış ilanı tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğunu, taşınmazın değerinin altında satıldığını belirterek ihalenin feshini istemiş, mahkemece yapılan yargılama sonunda, satış ilanı tebliğ işleminin usulüne uygun olarak yapıldığını, kendisinden başka kişilere yapılan tebligatın usulsüzlüğünün ileri sürülemeyeceğini ve kıymet takdirine itiraz edilmediğinden bu hususun ihalenin feshi sebebi yapılamayacağı gerekçesi ile istemin reddine karar verilmiştir. Bu kararın temyizi üzerine, Dairemizce, temyiz itirazları reddedilmiş, ancak para cezası yönünden karar bozulmuştur.
İİK’nun 134/6. maddesinde, satış ilanı tebliğ edilmemiş veya satılan malın esaslı vasıflarındaki hataya veya ihalede fesada bilahare vakıf olunmuşsa şikayet müddetinin ıttıla tarihinden itibaren başlayacağı düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda, borçluya yapılan satış ilanı tebligatı, asıl takip dosyası olan ... 2. İcra Müdürlüğü"nün 19.04.2011 tarihli satış talimatına göre Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre yapılmasının istendiği, anılan madde uyarınca davacıya tebligatın 10.05.2011 tarihinde yapıldığı görülmektedir.
7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 10. maddesinde tebligatın, muhatabın bilinen en son adresine yapılacağı belirtilmiş, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 Sayılı yasa ile eklenen aynı maddenin ikinci fıkrasında ise aynen “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır” hükmü getirilmiştir.
Tebligat Kanunu"nun 35. maddesinin 1. fıkrasına göre; "Kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimse, adresini değiştirirse, yenisini hemen tebliği yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecburdur. Bu takdirde bundan sonraki tebliğler bildirilen yeni adrese yapılır." 19/01/2011 tarihinde yürürlüğe giren 11.01.2011 tarih ve 6099 Sayılı kanunun 9.maddesi ile değişik Tebligat Kanunu"nun
35. maddesinin 2. fıkrasında "Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt
sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır" düzenlemesi yer almaktadır. Söz konusu maddeye göre, tebligat yapılabilmesi muhatabın adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin bulunmaması şartına bağlanmıştır. Adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin tespit edilmesi halinde 6099 sayılı kanun ile değişik 7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 21/2.maddesi gereğince tebligat yapılacaktır.
O halde mahkemece, tebliğ tarihi itibariyle adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin bulunup bulunmadığı araştırılarak, yukarıda açıklanan kurallar doğrultusunda satış ilanı tebliğinin usulüne uygun olup olmadığının tespit edilip sonucuna göre bir karar vermek gerektiğinden kararın bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekirken, onandığı anlaşılmakla şikayetçinin karar düzeltme talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Borçlunun karar düzeltme talebinin kısmen kabulü ile Dairemizin 17.04.2012 tarih ve 2011/30681E, 2012/12690K.sayılı onama-bozma ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.