18. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/5442 Karar No: 2015/7889 Karar Tarihi: 11.05.2015
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/5442 Esas 2015/7889 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Hukuk Mahkemesi'ne yapılan başvuruda, bir taşınmaza yapılan el atma nedeniyle bedelin ve ecrimisilin tahsili istenmiştir. Mahkeme dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar vermiştir. Ancak, Yargıtay tarafından yapılan incelemede, fiilen el atılan kısım ile ilgili hüküm verildiği ve geri kalan kısmın da proje bütünlüğü göz önünde bulundurularak bedelinin verileceği belirtilmiştir. Bu nedenle, iki dava dosyası birleştirilerek incelenmesi gerektiği ve hukuki el atma gerekçesiyle davanın kısmen reddine karar verilmesinin yanlış olduğu sonucuna varılmıştır. Kararın gerekçesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 166/1. maddesi çerçevesinde açıklanmıştır.
18. Hukuk Dairesi 2015/5442 E. , 2015/7889 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde... Mahallesi 22201 ada 26 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak bedelinin ve ecrimisilin tahsili istenilmiştir. Mahkemece dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, 491 m² miktarındaki 22201 ada 26 parsel sayılı taşınmaza yol yapılmak suretiyle fiilen ve hukuken el atıldığı ileri sürerek kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin ve ecrimisilin tahsilini istemiş, mahkemece taşınmazın 213,80 m² lik kısmına fiilen el atıldığı kabul edilerek bu kısımla ilgili davanın tefrik edilip hukuki el atma yönünden bakılan eldeki dava dosyasında ise dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerle, bilirkişi raporunun incelenmesinde, dava konusu taşınmazın imar planında yol ve yeşil alan olarak ayrıldığı, davacının da taşınmazın tamamının bedelini talep ettiği, toplam 491 m² olan taşınmazın zeminde A harfi ile gösterilen 213,80 m² lik kısmının stablize ve asfalt yol olarak kullanıldığı, bu şekilde fiilen el atılarak 8005. sokağın geçirildiği, bu kısımla ilgili davanın tefrik sonucu mahkemenin 2014/4 Esas 124 Karar sayılı dosyasında bedelinin verildiği, taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizin 10.02.2015 gün ve 2014/13976 Esas 2015/1739 Karar sayılı ilamının (1) numaralı bozma bendinde de açıklandığı üzere 213,80 m² lik kısmına stablize ve asfalt yol yapılmak suretiyle fiilen el atıldığı, kalan kısmının da 277,20 m² olduğu ve buna göre fiilen el atılan kısmın fiilen el atılmayan bölümle proje bütünlüğü bulunduğu gözetilerek taşınmazın tamamının bedeline hükmedilmesi gerekirken bu kısımla ilgili hukuki el atma olduğu kabul edilerek dosyanın tefriki ile fiilen el atılmayan bölümle ilgili davaya bakma görevinin idare mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddinin doğru olmadığından da hükmün bozulduğu ve halen yargılamasının devam ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda dava konusu taşınmazın imara göre tamamının yol ve yeşil alanda kaldığı, 213,80 m² lik kısmına stablize ve asfalt yol yapılmak suretiyle fiilen el atıldığı anlaşıldığından proje bütünlüğü ilkesi gereğince tamamının bedelinin verilmesi gerektiğinden ve 6100 sayılı HMK.nun 166/1. maddesindeki "aynı yargı çevresinde yer alan, aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılan davalar arasında bağlantı bulunması durumunda davanın her aşamasında talep üzerine veya kendiliğinden mahkemece birleştirilebilir." düzenlemesi de gözetilerek bağlantı nedeniyle ve 2014/4 Esas 2014/124 Karar sayılı dosyanın da bozma nedeniyle halen derdest bulunduğu dikkate alınarak birleştirme kararı verilerek birlikte değerlendirilmesi ve sözü edilen dosyada mevcut (Dairenin 10.02.2015 gün ve 2014/13976 Esas 2015/1739 Karar sayılı) bozma ilamında açıklanan hususlar da gözetilmek suretiyle birleşen dosya üzerinden işin esasının incelenmesi, toplanan ve toplanacak delillerin birlikte değerlendirilmesi, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, hukuki el atma gerekçesi ile kısmen davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.