Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14188
Karar No: 2017/4929
Karar Tarihi: 12.06.2017

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/14188 Esas 2017/4929 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, paydaşı olduğu bir taşınmazın paydaşlarından birinin payını satması nedeniyle önalım hakkını kullanmak isteyerek tescilini istemiştir. Davalı ise payın satın alındığını ve üzerine dükkan inşa edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkeme, satışın yasal önalım hakkına uygun olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir.
Ancak Yargıtay'ın kararına göre, önalım hakkı fiili taksime aykırı olmamalıdır. Davacının payı ve davalının payı farklı bölümlerde kullanıldığından ve davacı dükkanın kullanımına karşı çıkmadığından önalım hakkı kullanımı dürüstlük kuralına uygun değildir. Bu nedenle, dava reddedilmelidir.
Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesi (dürüstlük kuralı)
14. Hukuk Dairesi         2015/14188 E.  ,  2017/4929 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.12.2013 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı, paydaş olduğu 2274 ada 5 parsel sayılı taşınmazın paydaşlarından, dava dışı ...’in payını 19.06.2013 tarihinde satış yoluyla davalıya devrettiğini, ön alım hakkını kullanmak istediğini ileri sürerek, davalıya ait payın adına tescilini istemiştir.
    Davalı, Davacının rızası ve bilgisi dahilinde 2000 yılında diğer paydaş ..."in 83/311 payını satın aldığını, aradaki güven ilişkisine dayanarak tapuda işlem yapılmadığını bu işlemleri davacının vermiş olduğu vekaletname ile yaptığını, dükkandaki elektrik aboneliğini de kendi adına yaptırdığını, satın almış olduğu pay üzerine dükkan inşa etmiş olmasının, vergi levhasınn adına olmasının ve elektrik faturalarının kendi adına geliyor olmasının taşınmazın fiilen taksim edildiğini gösterdiğini, herkesin payına isabet eden kısmı kullandığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, satışın diğer paydaşa noter aracılığıyla bildirme yükümlüğüne riayet edilmediği ve davacının yasal önalım hakkını süresinde dava yoluyla kullandığı gerekçesiyle davanın kabulüne verilmiştir.
    Hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
    Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle önalım hakkını kullanması TMK"nın 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ile bağdaşmaz. Kötü niyet iddiası 14.02.1951 gün ve 17/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de kendiliğinden nazara alınması gerekir. Bu gibi halde savunmanın genişletilmesi söz konusu değildir. Eylemli paylaşmanın varlığı halinde davanın reddi gerekir.
    Somut olayda; Dosya içeriğinden, tanık beyanlarından ve mahallinde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporundan, dava konusu taşınmaz tapuda binalı arsa olarak gözükse de parselin içerisinde 02.02.2015 tarihli fen bilirkişisi krokisinde gösterildiği üzere, A harfi ile gösterilen tek katlı ve konut olarak kullanılan bina ile B harfi ile gösterilen ve dükkan olarak kullanılan bina olup, keşif esnasında mahkemece yapılan gözlemde belirtildiği üzere bu binaların girişleri ayrı ayrıdır.
    Parsel üzerinde yer alan ve konut olarak kullanılan binanın davacıya ait olduğu hususunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmadığı gibi bu binanın davacı Ramazan oğlu ...’e ait olduğu yönünde tapu kaydının beyanlar hanesinde şerhde vardır.
    Taraflar arasındaki uyuşmazlık, parsel üzerinde bulunan ve dükkan olarak kullanılan binaya ilişkindir. Davalının 1991 yılından itibaren davacıya ait olduğu hususunda ihtilaf bulunmayan tek katlı konut olarak kullanılan binada kira vermeden ikamet ettiği yine dükkan olarak kullanılan binayı uzun süredir kullandığı ve davacının bu kullanıma karşı çıkmadığı anlaşılmaktadır.
    Önalım davalarında fiili taksime değer verilmesi için taksimin yazılı olarak yapılması gerekmez. Davacının kullandığı ve davalının kullandığı ayrı ayrı bölümler var ise zamanında kullanıma karşı çıkmayan, o yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda pay satışı nedeni ile önalım hakkını kullanması TMK"nın 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağından, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    12.06.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi