MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürme, 6136 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : 1- Sanık ... hakkında;
Kasten öldürme suçundan beraat.
2- Sanık ... hakkında;
a) TCK.nun 81/1, 62. maddeleri uyarınca 25 yıl hapis cezası,
b) 6136 sayılı Kanunun 13/1, TCK.nun 62, 52/2, 52/4. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis, 1000.TL adli para cezası.



TÜRK MİLLETİ ADINA

1) Katılanlar vekilinin, sanık ... hakkındaki 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan açılan davaya katılmaya ve bu suçtan kurulan hükmü temyize hakkı olmadığından bu hükme yönelik temyiz isteminin CMUK"nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilmiştir.
2) Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre mahkemenin, sanık ...’ın maktule yönelik eylemini vasıflandırmasında ve sanık ...’ın maktulü nitelikli şekilde kasten öldürme suçunun sübut bulmadığına dair kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamede sanık ...’ın tasarlayarak kasten öldürme,

sanık ...’ın ise bu suça yardım etme suçundan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğine yönelen bozma düşünceleri benimsenmemiştir.
3) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’ın maktul ...’yi kasten öldürme ve 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç nitelikleri tayin, takdiri indirim sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, sanık ...’ın maktul ...’yi nitelikli şekilde kasten öldürme suçundan mahkumiyetine yeterli delil bulunmadığı mahkemece gerekçeleri gösterilerek kabul ve takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde düzeltme ve bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ... müdafiinin duruşmalı incelemede ve temyiz dilekçesinde eksik incelemeye, sair hususlara, Cumhuriyet savcısının ve katılanlar vekilinin suç vasfına, sübuta yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,
A) Sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan mahkumiyet ile sanık ... hakkında maktül ...’yi nitelikli şekilde kasten öldürme suçundan kurulan beraat hükümlerinin incelenmesinde,
24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında mahkemenin bu madde ile yaptığı uygulama yasaya aykırı ise de bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık ..."ın 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hüküm fıkrasında yer alan 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün "Anayasa Mahkemesinin iptal kararındaki hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK"nun 53/1-2-3. maddelerinin tatbikine" şeklinde değiştirilmesine karar verilmesi suretiyle DÜZELTİLEN hüküm ile sanık ...’ın maktul ...’yi nitelikli şekilde kasten öldürme suçundan verilen beraat kararının kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
B) Sanık ... hakkında maktul ...’yi kasten öldürme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde ise;
a) Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre, kamyon şoförlüğü yapan maktul ... ile sanık ...’in arasında, yük taşıma meselesi yüzünden 08.07.2011 günü meydana gelen bıçaklı kavgada, sanık ...’in hayati tehlike geçirmesine ve organ kaybına neden olacak şekilde, maktul ...’in ise basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandığı, olay günü husumet beslediği maktulü kamyoncular kooperatifinde gören sanığın, üzerindeki tabancayla dört kez ateş ederek onu öldürdüğü anlaşılan olayda, yanılgılı değerlendirme sonucu sanık ... hakkında asgari oranda haksız
tahrik indirimi uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
b) Sanık hakkında tasarlayarak kasten öldürme suçundan TCK’nun 82/1-a maddesi gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmasına, Cumhuriyet savcısının esas hakkındaki mütalaasında aynı maddeden hüküm kurulmasının talep edilmesine rağmen ek savunma hakkı tanınmadan aynı Kanunun 81. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi suretiyle CMK’nun 226. maddesine muhalefet edilmesi,
c) 24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri doğrultusunda sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, hükmün tebliğnamedeki düşünceden farklı gerekçe ile aykırı olarak BOZULMASINA, Üye ...’ın sanık ...’ın TCK"nun 81, 39. maddeleri uyarınca cezalandırılması gerektiği yolundaki karşı oyu ile oyçokluğuyla, 20/12/2016 gününde karar verildi.
KARŞI OY :
Sanık ..."un savunmalarında diğer sanıkla saat: 11.40 sıralarında telefon görüşmesi yaptıklarını doğruladığı, bu görüşmeden hemen sonra sanık ..."in daha önceden kiralamış olduğu araçla ... ilçesinden ... ilçesine doğru hareket ettiği, kiralanan araçtaki gps cihazına göre saat: 12.21"de olayın olduğu ... Garajına geldiği, kamera görüntülerine göre, sanık ..."in gelir gelmez hemen sanık ... ile konuşarak, kiraladığı araca giderek araçtan bir şey aldığı, o anda aldığı şeyin olayın oluşuna göre silah olduğunun kabulü gerektiği, 50 saniyelik bir süre içinde maktulün yanına giderek, ona... diye seslenip, doğrudan ateş ederek onu öldürdüğü olayda; sanıkların olayın akabinde sıcağı sıcağına verdikleri beyanlarda, her ikisinin olay yerine daha önceden gelmiş gibi sözler söylemeleri, savunmalarının dosyaya yansıyan maddi delillerle örtüşmemesi, sanık ..."un araması ile sanık ..."in ...ilçesinden hareketle olay yerine gelmesi, sanık ..."in olay yerine gelir gelmez sanık ... ile konuşarak hemen aracına gidip silahını alması ve hemen hareketle sanık ..."dan yerini öğrendiği maktulü aralarında hiçbir konuşma geçmeden ateş ederek öldürmüş olması karşısında, sanık
..."un da öldürme suçuna TCK.nun 39. maddesi kapsamında katıldığının kabulü ile cezalandırılmasına karar verilmesini düşündüğümden, yerel mahkemenin sanık ... hakkında verdiği beraate dair hükmün onanmasına dair çoğunluk görüşüne katılmıyorum.

Muhalif Üye


20/12/2016 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı .."nın huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık ... müdafii Avukat ..."ın yokluğunda 22/12/2016 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.