Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/11 Esas 2019/8253 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/11
Karar No: 2019/8253
Karar Tarihi: 09.07.2019

Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/11 Esas 2019/8253 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Turhal 1. Asliye Ceza Mahkemesi, taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine karar verdi. Dosya, müşteki vekili tarafından temyiz edildi. Şikayetçi olarak katılma hakkını talep etmesine rağmen hatırlatılmayan bir şikayetçinin, suçta zarar gören sıfatıyla temyiz hakkı bulunduğu kabul edilerek, ölenin babası olan şikayetçi davaya katılma hakkına sahip olmuştur. Ancak, duruşmada sanığın son sözü sorulmadan hüküm kurulması uygun değildir ve savunma hakkının kısıtlanması anlamına gelir. Bu nedenle, müşteki vekilinin temyiz itirazları kabul edildi ve hüküm BOZULDU. Kanun maddeleri ise şöyle: TCK 85/1, 62/1, 51/1-3; CMK 260, 237/2, 216; 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi.
12. Ceza Dairesi         2018/11 E.  ,  2019/8253 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi : Turhal 1. Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle öldürme
    Hüküm : TCK’nın 85/1, 62/1, 51/1-3. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, müşteki vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Şikayetçi olduğunu beyan etmesine rağmen katılma hakkı kendisine hatırlatılmayan şikayetçinin, CMK"nın 260. maddesi uyarınca katılan sıfatını alabilecek surette suçta zarar gören sıfatıyla temyiz hakkının bulunduğu kabul edilerek, kızının ölmesi nedeniyle suçtan doğrudan zarar gördüğü anlaşılan ve hükmü temyiz etmek suretiyle katılma iradesini ortaya koyan ölenin babası olan şikayetçinin CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmasına karar verilerek yapılan incelemede;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre; müşteki vekilinin bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    5271 sayılı CMK"nın “Delillerin tartışılması” başlıklı 216. maddesinin üçüncü fıkrasında; “Hükümden önce son söz, hazır bulunan sanığa verilir.” düzenlemesi yer almaktadır. Bu hüküm uyarınca katılmış olduğu takdirde son söz mutlaka sanığa verilerek duruşma bitirilecektir. Ceza muhakemesinde sanığın en önemli haklarından biri de savunma hakkı olup, hazır bulunduğu oturumda son söz sanığa verilmeden hüküm kurulması, savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğuracağından; 20.05.2015 tarihli duruşmada hazır bulunan sanıktan son sözü sorulmadan duruşmaya son verilmesi;
    Kanuna aykırı olup, müşteki vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeksizin hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 09.07.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.