4. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/5318 Karar No: 2016/8282 Karar Tarihi: 23.06.2016
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/5318 Esas 2016/8282 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2016/5318 E. , 2016/8282 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 24/07/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16/12/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, hak arama özgürlüğü sınırları aşılmak sureti ile kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. Davacı, dava dışı... aleyhine kambiyo senetlerine mahsus yolla icra takibi başlattığını, davalının ise borçlunun avukatı olduğunu, davalı tarafından sunulan 11/11/2013 tarihli itiraz dilekçesinde kişilik haklarına saldırı niteliği taşıyan ifadelere yer verildiğini belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davaya konu ifadelerin davacının kişilik haklarına zarar verdiği ve hak arama özgürlüğünün sınırlarının aşıldığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacının şikayeti üzerine davalı avukat hakkında, hakaret suçundan iddianame tanzim edilerek ...Ağır Ceza Mahkemesi"nde yargılanmak üzere son soruşturma açılmasına karar verilmesi ... Ağır Ceza Mahkemesi"nden talep edilmiştir. ... Ağır Ceza Mahkemesi 17/02/2015 gün 2014/367 esas, 2015/58 karar sayılı ilamı ile son soruşturma açılmasına yer olmadığına karar vermiştir. Bu karara hem şikayetçi/davacı, hem de Cumhuriyet Savcısı tarafından itiraz edilmiş, itiraz henüz sonuçlanmamıştır. 6098 sayılı TBK"nın 74. maddesi (818 sayılı BK"nın 53. maddesi) uyarınca hukuk hakimi, ceza mahkemesinin beraat kararı ile bağlı değil ise de hem ilmi, hem de kökleşmiş yargı kararlarında ceza mahkemesince belirlenen maddi olgunun hukuk hakimini bağlayacağı kabul edilmektedir. Dava konusu olayın özelliği nedeniyle davalı hakkındaki soruşturmanın ve açılması halinde ceza davasının sonuçlanıp kesinleşmesi beklenmeli ve ondan sonra tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece açıklanan yönler gözetilmeyerek yazılı biçimde karar verilmiş olması, usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 23/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.