21. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/7904 Karar No: 2016/3005 Karar Tarihi: 23.02.2016
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/7904 Esas 2016/3005 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2015/7904 E. , 2016/3005 K. "İçtihat Metni"
Davacı, Kurum işleminin iptaliyle, borçlu olmadığının tespitine, kesilen aylığın yeniden bağlanmasına, ödenmeyen aylıkların faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının Emekli Sandığı iştirakçisi eşinden ötürü ölüm aylığı alırken, 1993 yılında vefat eden 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olan babasından dolayı bağlanan aylığı kesen Kurum işleminin iptali, Kurum"a borçlu olmadığının tespiti ve aylığından yapılan kesintilerin yasal faizi ile birlikte tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içindeki kayıt ve belgelerden; 1479 sayılı Yasa uyarınca sigortalı olan davacının babasının 1993 yılında vefat ettiği ve davacının talebi üzerine 01.02.2007 tarihinde aylık bağlandığı, davacının Emekli Sandığı iştirakçisi olan eşinin ise 18.04.1997 tarihinde vefat ettiği ve eşinden ötürü de ölüm aylığı aldığı, Kurumun 19.08.2014 tarih ve 118401187 sayılı yazısı ile; 2013/26 sayılı genelge uyarınca eşten dolayı emekli sandığından dolayı ölüm aylığı aldığı ve babasından ötürü aylık tahsis talebinde bulunduğu, eşinden ötürü aldığı aylığın brüt asgari ücretten fazla olduğundan babasından aldığı aylığın başlangıç tarihi itibari ile kesildiği ve yapılan ödemelerin borç kaydedildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda; davacının babasının ölüm tarihindeki mevzuata göre gelirinin bulunması nedeni ile aylık bağlanması mümkün değilse de, 1479 sayılı Yasa"nın 45. maddesine 24.07.2003 tarih 4956 sayılı Yasa"nın 23. Maddesi ile eklenen (c) fıkrası uyarınca “ onsekiz yaşını, orta öğrenim yapması halinde yirmi yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde yirmibeş yaşını doldurmayan ve (18 yaşını doldurmayanlar hariç) bu Kanun ile diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan veya yaşları ne olursa olsun çalışamayacak durumda malul olan çocuklarla, yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan ve veya dul kalan ve bu Kanun ile diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan kız çocuklarının her birine %25"inden az aylık bağlanamaz” hükmü uyarınca kız çocuklarına aylık bağlanması mümkün hale gelmiştir. 24.07.2003 tarihinde çıkan yasa hükmü önceki düzenlemeye göre lehe olup uygulanmasının gerektiği ortadadır. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın davanın kabulü yerine yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine 23.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.