20. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/5167 Karar No: 2017/2498 Karar Tarihi: 27.03.2017
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/5167 Esas 2017/2498 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2017/5167 E. , 2017/2498 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada Karamürsel Asliye Hukuk ve ... Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, sigortalıya ödenen sigorta bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesi istemine ilişkindir. ... Asliye Hukuk Mahkemesince, dava konusu bakımından TTK 529. vd maddelerinde yer verilen davalardan olup, TTK 531. maddesinde bu tür davaları şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemelerinde görüleceği, aynı kanunun 5. maddesinin 2. fıkrasında bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Asliye Ticaret Mahkemesi ise, taraflar arasındaki uyuşmazlık, haksız fiilden kaynaklı olup davalı TTK"nın 16. maddesi anlamında tacir değildir. Davacının rücuen tazminat davasına konu alacak hakkı halefiyet gereği kendisine geçmiş olduğundan halef olduğu kişi hangi mahkemede dava açacak ise davacının da o mahkemede dava açması gerektiği, davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemelerinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 22.3.01944 tarih ve 37 E. - 9 K. R. G. 3.7.1944 sayılı kararında bu husus "sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır. Somut olayda, davacı ... şirketi tarafından kasko sigorta poliçesi ile sigortalı ... plakalı araca park halinde iken , davalı ..."in sevk ve idaresindeki ... plakalı aracın çarpması nedeniyle, 6102 sayılı TTK"nın 1472 (6762 sayılı TTK"nın 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın, davalılardan rücuan tahsiline karar verilmesi isteminden kaynaklanmaktadır. Yargı yolu, dava şartlarından olup, HMK"nın 114 ve 115. maddelerine göre, mahkemece her aşamada re"sen gözetileceği gibi taraflarca da her aşamada ileri sürülebilir. Eldeki davada, yargı yolu yönünden mahkemenin görevli olmadığı asliye hukuk mahkemesinde usûlünce ileri sürülmüş ise de, mahkemelerce bu konunun değelendirilmediği anlaşılmaktadır. Kamu düzenine ilişkin bu konuda taraflar açısından kazanılmış bir hak da sözkonusu olmayacaktır. Davacı, sigorta şirketi ise de davalı tacir olmayıp, uyuşmazlık meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasından kaynaklanan rücuan tazminat davasının asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Karamürsel Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 27/03/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.