16. Hukuk Dairesi 2018/4988 E. , 2021/2506 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermek için yeterli olmadığı belirtilerek, tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı evreye ilişkin stereoskopik hava fotoğraflarının getirtilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, fen bilirkişi, jeolog bilirkişi ve 3 kişilik ziraat mühendisleri bilirkişi kurulunun katılımıyla keşif yapılması ve bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı hususlarının etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde aykırılığın giderilmeye çalışılması, yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmesi; ziraatçı bilirkişi kurulundan, taşınmazın toprak yapısını ve niteliğini; jeolog bilirkişiden ise taşınmazın göl yatağı olup olmadığını ya da gölden kazanılıp kazanılmadığını belirten ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınması; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde, taşınmazın sınırlarını ve niteliğini belirtir şekilde rapor alınması; taşınmazları tüm yönlerinden gösterir fotoğraflarının çektirilmesi; fen bilirkişisine keşfi takibe imkan verir ve denetime elverişli kroki ve ayrıntılı rapor düzenlettirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına yapılarak yapılan yargılama sonunda, davacı ..."nin, çekişmeli 408 parsel sayılı taşınmazın kadastro bilirkişisinin raporuna ekli haritasında mor renkle boyalı 6.555,489 metrekarelik kısmına ve sarı renkle boyalı 2.951,46 metrekarelik kısmına ve turuncu renkle boyalı 13.762,284 metrekarelik kısmına yönelik davasının kabulü ile bu kısmın 3402 sayılı Kadastro Kanun"un 16/C maddesi uyarınca tespit harici bırakılmasına; çekişmeli 408 parsel sayılı taşınmazın kadastro bilirkişisinin raporuna ekli haritasında yeşil renkle boyalı toplam 21.505,283 metrekarelik kısmına yönelik davasının reddine, bu kısmın Muteber Dursun, Mehmet Dursun ve Mustafa Dursun mirasçıları adına payları oranında tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın temyize konu bölümünün özel mülkiyete konu tarım arazisi niteliğinde bulunduğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar vermek için yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki; keşif sonucu dosya arasına alınan teknik bilirkişi raporunda kıyı kenar çizgisi gösterildiği halde, belirtilen yerde idare tarafından kıyı kenar çizgisinin belirlenip belirlenmediği sorulmamış; belirlenmiş ise uzman kişiler aracılığıyla mahalline uygulanarak denetime elverişli kroki düzenlettirilmemiş; idarece belirlenen kıyı kenar çizgisinin bulunmaması halinde, kıyı kenar çizgisinin 3 kişilik jeolog bilirkişi kurulu aracılığıyla keşif yapılarak belirlenmesi yoluna gidilmemiştir. Bu şekilde eksik inceleme ve araştırmaya dayanılarak hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde idarece yapılmış ve yöntemince kesinleşmiş bir kıyı kenar çizgisi bulunup bulunmadığı sorulmalı, idarece yapılmış ve yöntemince kesinleşmiş bir kıyı kenar çizgisi bulunmadığı sonucuna varıldığı takdirde, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, 3621 sayılı Kanun"un 9. maddesine göre bu işlerde uzman olan 3 kişilik jeolog veya jeomorfolog, harita mühendisi ve 3 ziraat mühendisinin de yer aldığı geniş katılımlı bir bilirkişi kurulunun katılımıyla keşif icra edilmeli ve bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişilerden, taşınmazların öncesinin ne olduğu, taşınmaz bölümü üzerindeki zilyetliğin başlangıcı, sürdürülüş biçimi, öncesinde tarla olarak kullanılıp kullanılmadığı öncesinde göl yatağı olup olmadığı ya da gölden kazanılıp-kazanılmadığı taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanları arasında oluşacak çelişkiler yöntemince giderilmeye çalışılmalı; teknik bilirkişilerden, dava konusu taşınmazların bulunduğu yere ilişkin memleket haritalarının, en eski tarihli askeri haritaların, hava fotoğraflarının yöntemince uygulanması, gerektiğinde değişik kodlardan toprak örnekleri alınıp analizlerinin yapılması, mevsimsel etkilerin de göz önünde tutulması suretiyle kıyı kenar çizgisini saptamaları ve çekişmeli taşınmazların kadastro paftası ile kıyı ve kıyı kenar çizgisinin çakıştırılması neticesinde taşınmazların konumunu belirlemeleri istenilmeli, belirlenen kıyı kenar çizgisinin de gözetilmesi suretiyle çekişmeli taşınmazların Van Gölü’ nün etki alanı içerisinde kalıp kalmadıkları ile ilgili olarak denetime açık, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; zirai bilirkişi kurulundan ayrıca, taşınmazların toprak yapısı, bitki örtüsü, kullanım durumu ile ilgili olarak, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.