11. Hukuk Dairesi 2017/591 E. , 2018/8133 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 26/04/2016 tarih ve 2014/1255-2016/339 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 18/12/2018 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı asil ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı banka ile dava dışı ....Ltd. Şti. arasında forward işlemleri için sözleşme imzalandığını, müvekkilinin dava dışı şirket ile aynı şubede bulunan şahsi hesabındaki tutarın bir defaya mahsus olmak üzere şirket lehine teminat olarak gösterildiğini, müvekkili tarafından tek seferlik forward işlemi için verilen teminatın banka personeli tarafından ....Ltd. Şti’nin devam eden forward işlemlerinde de teminat olarak kullanılıp zarar edilmesi sonucunda eksik kalan tutarın müvekkili hesabından karşılandığını, davalı banka personelinin ilk ve tek seferlik teminat işlemi için imzalanması gerektiğini söyleyerek müvekkiline imzalattıkları evrakla değişik dönemlerde dava dışı şirket için forward işlemi yapıldığını ve bu işlemler nedeniyle zarar edilmesi neticesinde toplamda 611.010,00 TL"nin müvekkili hesabından alındığını, ne müvekkilinden ne de dava dışı şirketten onay ve imza almaksızın müvekkilinin hesabındaki 312.071,47 TL"ye bloke konularak hesabından alındığını, daha sonra banka tarafından 13.071,17 TL"nin müvekkilinin hesabına iade edildiğini ileri sürerek, 299.000,00 TL’nin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili ile davacının ortağı ve yetkilisi olduğu dava dışı ....Ltd.Şti. arasında vadeli işlemler sözleşmesi imzalandığını, anılan sözleşmeyi şirketi temsilen bizzat davacının imzaladığını, davacının ortağı ve yetkilisi olduğu şirketin, müvekkiline olan borçlarının teminatını teşkil etmek üzere hesabını rehnettiğini, rehin sözleşmesinin gerek davacının gerekse dava dışı şirketin müvekkiline olan doğmuş ve doğacak tüm borçlarının teminatı olarak akdedildiğini, davacı hesabında yapılan işlemlerin tamamının müvekkili ile davacı arasındaki sözleşme hükümlerine uygun olduğunu, davacının bilgisi ve onayı dahilinde gerçekleştirildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, 19/08/2008 tarihli " Hesap Rehni Sözleşmesi" uyarınca davacının süre ve işlem adedi kısıtlamasına yer vermeden kişisel hesabını dava dışı şirket lehine rehin verdiği, şirketin yaptığı tüm bankacılık işlemlerinden kaynaklanan alacakları öncelikle takas, mahsup vb. şekillerde bu hesaptan tahsil edebilme konusunda davalı bankaya yetki verildiği, sözleşmenin davacının iddia ettiği gibi süreli veya belli bir işlemi kapsamayıp, süresiz yapıldığı, dönme beyanı iletilmediği sürece geçerli bir sözleşme olduğu, forward işlemi yapıldığı tarihte de sözleşmeden dönmeye ilişkin bir beyan bulunmadığı, davacının hesap rehni sözleşmesi ile dava dışı şirketin işlemleri ile ilgili olarak en geniş şekilde tasarruf yetkisini davalıya verdiği, yapılan vadeli işlemlerin riskleri ve zarar da edilebileceği konusunda ayrıca bilgilendirme yapıldığı, davacı yanca bilgilendirme belgeleri imzalanıp onay verildiği, yapılan işlem keyfi olmayıp dava dışı şirketin borçlarının tahsili amacına yönelik olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 20/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.