16. Hukuk Dairesi 2016/605 E. , 2018/6347 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacılar ... ve ..., ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan ve 1987 yılında yapılan ... çalışmaları sırasında mülkiyet sınırları dışında kaldığı gerekçesiyle tescil harici bırakılan çekişmeli taşınmaz bölümünün, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen temyize konu 27.182,59 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz bölümünün davacılar adına eşit hisselerle tapuya tesciline, fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinde davacı taraf yararına zilyetlikle kazanım koşullarının gerçekleştiği kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve varsa üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarıdır. Hava fotoğraflarının dosya arasına konulması ve bu fotoğrafların stereoskop aletiyle incelenmesi gerekir. Stereoskopik çift hava fotoğrafı, bir stereoskop altında incelendiğinde arazinin üç boyutlu görülmesi, taşınmazın çekim tarihindeki sınırlarının ve niteliğinin belirlenebilmesi, bu yolla ekilen ve ekilmeyen alanların net bir biçimde tespitinin yapılabilmesi mümkündür. Hal böyle olmasına rağmen somut olayda mahkemece jeodezi ve fotogrametri mühendisi yerine ... mühendisi bilirkişiden ve zilyetlikle iktisap süresinin belirlenmesi bakımından esasa etkili olmayan bir tarihe (1973 yılına) ilişkin hava fotoğrafı üzerinden rapor alınmış, böylelikle uyuşmazlığın çözüme kavuşturulabilmesi için gerekli bulunan hava fotoğraflarından yöntemine uygun şekilde yararlanılmamıştır. Ayrıca, çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinde gerçekleştirildiği iddia edilen imar-ihya çalışmalarının başlama ve tamamlanma tarihleri ile zilyetliğin sürdürülüş şekline ilişkin olarak yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmamış, tek ziraat bilirkişisinin uyuşmazlığı çözmekten uzak ve hüküm kurmaya elverişli bulunmayan raporuna dayanılarak karar verilmiştir. Bu şekilde eksik ve yetersiz bir incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
Hal böyle olunca, doğru sonuca varılabilmesi için, öncelikle dava tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait farklı tarihlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı ile aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftalar, hava fotografları kullanılarak üretilmiş memleket haritaları ile temin edilebilen en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları getirtilerek dosya arasına konulmalı, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile 1 fen, 1 jeodezi ve fotogrametri mühendisi ve 3 ziraat mühendisinden oluşacak bilirkişi kurulunun huzuruyla keşif yapılmalıdır.
Yapılacak keşifte, yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmaz bölümünün geçmişte ne durumda bulunduğu, evveliyatı itibariyle mera, otlak, yaylak gibi kamu orta malı ya da imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise imar-ihya çalışmalarına en erken ne zaman başlanıldığı ve imar-ihyanın ne zaman tamamlandığı, taşınmaz üzerindeki zilyetliğin hangi tasarruflarla kim tarafından ne şekilde sürdürüldüğü, taşınmazın öncesinin davacının murisine ya da başkalarına ait olması halinde zilyetliğinin davacıya ne şekilde intikal ettiği, muristen intikal etmesi halinde mirasçılar arasında taksim, bağış ya da satış gibi bir hukuki işlem bulunup bulunmadığı, taşınmazın sınırlarında geçmişten bugüne kadar herhangi bir değişiklik olup olmadığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki olduğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişkinin giderilmesine çalışılmalı, üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmaz bölümünün eğimini, niteliğini, toprak yapısını, bitki örtüsünü, öncesinin mera, otlak, yaylak gibi kamu orta malı ya da imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığını, imar-ihya gerektiren yerlerden ise imar-ihyanın hangi tarihte başlayıp tamamlandığını, ekonomik amaca uygun zilyetliğin hangi tarihten beri hangi tasarruflar ile sürdürüldüğünü ve çekişmeli taşınmazın kullanım durumunu kesin olarak belirleyen, bilimsel verilere dayalı ve komşu taşınmazlarla mukayese edilecek şekilde düzenlenmiş rapor aldırılmalı, çekişmeli taşınmaz bölümü ve çevresinin yakın plan panoramik fotoğrafları çektirilip fotoğraflar üzerinde çekişmeli taşınmaz bölümünün sınırları kabaca işaretlettirilmeli, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak; çekişme konusu taşınmaz bölümünün önceki ve şimdiki niteliğini, sınırlarını, taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini, varsa imar-ihyanın tamamlanma tarihini açıklayan rapor düzenlettirilmeli, sunulan raporda çekişmeli taşınmazın memleket haritası ve uydu fotoğrafları üzerindeki konumu gösterilmeli; fen bilirkişisinden keşfi takibe imkan verir kroki ve ayrıntılı rapor aldırılmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olup, davalı ... temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 05.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.