12. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/16775 Karar No: 2012/33809
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/16775 Esas 2012/33809 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2012/16775 E. , 2012/33809 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Mardin İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 06/03/2012 NUMARASI : 2011/67-2012/8
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra dairesine verdiği dilekçe ile borca itiraz ettiği anlaşılmıştır. İİK. nun 66.maddesi gereğince, genel haciz yoluyla takipte süresi içinde yapılan itiraz takibi durdurur. Alacaklının, itiraz üzerine duran takibe devam edebilmesi için, İİK. nun 67. maddesine göre genel mahkemeden alacağı itirazın iptali ilamı ya da İİK.nun 68.maddesi uyarınca icra mahkemesince verilmiş bir itirazın kaldırılması kararı sunmak zorundadır. Bunların dışında borçlunun icra dairesine gelerek açıkça itirazından feragat etmesi(vazgeçmesi) halinde de takibe devam edebileceği tabidir. Özetle, itiraz üzerine duran icra takibinin devamı ve icra dosyasında alacaklı tarafça işlem yapılabilmesi ancak itirazın iptaline veya itirazın kaldırılmasına yönelik alınacak bir kararın icra dosyasına sunulması ile ya da borçlunun itirazından açıkça feragat etmesi halinde mümkün olup, itirazı hükümden düşürecek bir karar bulunmaksızın veya açıkça itirazdan feragat edilmeksizin hiç bir icra takip işlemi yapılamaz. Somut olayda, borçlunun ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal sürede takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu, itirazdan sonra borçlunun icra dosyasına ödemede bulunduğu, alacaklının talebi ile borçluya bakiye borç muhtırası gönderildiği görülmektedir. Borçlunun yasal sürede yaptığı itiraz ile takip durduğuna ve alacaklı tarafından itirazın kaldırılması ya da iptali yönünde alınmış bir karar ibraz edilmediğine göre icra takibinin devamı olanaksızdır. İtirazdan feragatin açıkça yapılması zorunlu olup, borçlu tarafından icra takip dosyasına borcun ödenmesi, itirazdan feragat anlamına gelmez. O halde, mahkemece, şikayetin kabulü ile bakiye borç muhtırasının iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.