22. Hukuk Dairesi 2015/30915 E. , 2018/14186 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 23.07.2002 tarihinde davalı ... işyerinde özel kalem müdürlüğünde göreve başladığını, sonrasında 20.08.2009-27.08.2009 tarihleri arasında ... İşletme Müdürlüğünde görev yaptığını ve 27.09.2011 tarihinde 6111 sayılı yasa uyarınca ... İl Milli Eğitim Müdürlüğünde çalışmaya başladığını, fazla mesai, genel tatil, hafta tatili alacakları ile TİS"ten kaynaklanan haklarının ve yıllık izin ücretinin ödenmediğini ileri sürerek, yıllık ücretli izin, fazla çalışma, genel tatil, hafta tatili, toplu iş sözleşmesinden kaynaklı bayram yardımı, giyim ve koruyucu eşya yardımı alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Somut olayda Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacı tanık beyanlarına göre, davacının hafta içi fazla çalışma yaptığının tespit edilemediği belirtilerek cumartesi günleri 08:00-17:00 saatleri arası bir saat ara dinlenme ile sekiz saatlik çalışma süresinin fazla çalışma süresi olarak tespiti ile fazla çalışma ücreti alacağı hesaplanmış ise de; yapılan hesaplama hatalı olmuştur. Davacının haftada altı gün kabul edilen çalışma saatlerine göre (08.00-17.00 saatleri arası) haftalık üç saat fazla çalışma yaptığı, fazla çalışma ücreti alacağı ile birlikte hafta tatili ücreti alacağı da talep edildiğinden, hafta tatili günündeki çalışmanın yedibuçuk saatin üzerindeki yarım saatinin de fazla çalışma olarak dikkate alınması gerektiği, böylelikle haftada üçbuçuk saat fazla çalışma yaptığı dosya içeriğinden anlaşılmakla, fazla çalışma ücreti alacağının bu kabule göre hesaplanması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.
3-Davacı işçinin kullandırılmayan ücretli izin alacağına hak kazanıp kazanmadığı da taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin, herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada ilişkinin sona erme şeklinin ve haklı olup olmadığının önemi bulunmamaktadır.
6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun"un 166. maddesinin 5. fıkrasında “Ataması tekemmül ettirilen işçiler, çalıştıkları kurumlarınca atama emirlerinin tebliğini izleyen günden itibaren beş iş günü içinde yeni görevlerine başlamak zorundadırlar. Bu süre içinde yeni kurumunda işe başlamayan işçilerin atamaları iptal edilerek 22.05.2003 tarihli ve 4857 sayılı Kanun"un 17. maddesine göre iş sözleşmeleri sona erdirilir." şeklinde düzenlemeye yer vermiştir.
Dosya içeriğine göre, davacının 6111 sayılı Kanun uyarınca başka bir kuruma nakledildiği, iş sözleşmesinin nakledildiği kurumda aynen devam ettiği, nakil işleminin fesih niteliğinde olmadığı dosya kapsamı ve sözü edilen kanun hükmü ile sabittir.
Somut olayda, iş sözleşmesinin feshinin söz konusu olmadığı dikkate alınmadan iş sözleşmesinin feshine bağlı talep edilebilecek izin ücreti alacağına hükmedilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.