18. Ceza Dairesi 2019/7804 E. , 2020/654 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A- Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
TCK"nın 53/1-b maddesinin Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesinin infaz evresinde resen gözetilebileceği,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
Tekerrüre esas alınan Amasya Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/18 esas ve 2008/941 karar sayılı ilamına konu hapis cezasının hüküm tarihinden itibaren 765 sayılı TCK"nın 95/2. maddesinde öngörülen 5 yıllık süre geçmesinden sonra atılı suçun işlenmesi karşısında, söz konusu ilamın tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ...’ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak, tekerrür uygulamasına esas alınan hükmün çıkarılarak yerine “Sanığın adli sicil kaydında yer alan Amasya 2. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2009/246, 2009/322 E/K sayılı ilamı ile 6136 sayılı Yasaya muhalefet gereğince verilen 6000 TL adli para cezasından dolayı mükerrir olduğu anlaşıldığından, TCK’nın 58. maddesi uyarınca cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ayrıca cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına”ibaresinin eklenmesi suretiyle HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B-Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan kurulan hükmün temyizine gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanık hakkında olay sonrası düzenlenen adli muayene raporunda “alkol muayenesini kabul etmeyen hasta aşırı derecede alkollü görünümdedir" şeklinde belirtildiği, sanığa alkol testi yapılıp, alkol miktarı belirlenmeden; görünüm ile alkollü olduğunun tespit edildiğinin belirtildiği, görünüm ile tespit edilen alkol miktarının güvenli sürüş yeteneğini kaybettirdiğinden söz edilemeyeceği, belirtilen alkol derecesinin güvenli sürüş yeteneğini kaybettirdiğine dair bir bulgu, ya da sanığın dışa yansıyan davranışları ile ilgili bir tespitin bulunmaması karşısında; trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun yasal unsurları oluşmadığından sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken, oluşa ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçelere dayanılarak yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması,
2-Kabule göre de;
a-)Tekerrüre esas alınan Amasya Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/18 esas ve 2008/941 karar sayılı ilamına konu hapis cezasının hüküm tarihinden itibaren 765 sayılı TCK"nın 95/2. maddesinde öngörülen 5 yıllık süre geçmesinden sonra atılı suçun işlenmesi karşısında, söz konusu ilamın tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi,
b-)TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 14/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.