16. Ceza Dairesi 2019/4384 E. , 2021/2569 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
26.07.2016 (Sanıklar ..., ... ve ... için) 19.07.2016 (Sanık ... için)
Hüküm : 1-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında, Bingöl 2.Ağır Ceza Mahkemesinin 15.01.2018 tarih ve 2017/6 - 2018/16 sayılı kararının CMK’nın 280/2-a maddesi uyarınca kaldırılarak TCK"nın 314/2, 62, 53/1-2-3, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyetlerine dair karar
2-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında; TCK"nın 314/2, 62, 53/1-2-3, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyetlerine yönelik istinaf başvurularının esastan reddi
3-Sanık ... hakkında; TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyete dair hükme yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanıklar ... ve ... müdafiinin ayrıntılı temyiz dilekçesini, CMK’nın 295. maddesinde belirtilen belirtilen 7 günlük süreden sonra verdiği görülmüş ise de, Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçeli kararının tebliğ edildiği tebligat zarfında; 7 günlük süre içerisinde ayrıntılı temyiz dilekçesinin verileceğine dair ihtaratın bulunmaması nazara alınarak temyiz isteminin süresinde ve gerekçeli olduğu kabul edilmiştir.
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
I)Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan temyiz taleplerinin incelemesinde;
Sanıklar ... ve ... yönünden toplanan deliller suçun sübuta erdiği hususunda vicdani kanaatin oluşması için yeterli olup, şüpheye yer bırakmamış olması karşısında; sanıkların ByLock kullanıp kullanmadığının tespiti için ayrıntılı ByLock tespit değerlendirme raporu beklenmeden karar verilmesi sonuca etkili görülmemiştir.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; Cumhuriyet Savcısı ve sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ayrı ayrı ONANMASINA,
II)Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine ancak,
Sanık hakkında silahlı terör örgütü olduğuna karar verilen FETÖ/PDY yapılanmasına üyelikten hüküm verilirken, ilk derece mahkemesinin hüküm fıkrasında atıf maddesi olarak silahlı terör örgütlerine uygulama imkanı bulunmayan 3713 sayılı Kanunun 7/1 maddesinin gösterilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık Şerahsi Şen’in temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, ancak bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1 maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, sanık Şerahsi Şen hakkında Bingöl 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 15.01.2018 tarih ve 2017/6-2018/16 Esas-Karar sayılı kurulan hüküm fıkrasından "3713 sayılı yasanın 7/1 maddesi yollaması ile" ibaresinin çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III)Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde,
Tüm dosya kapsamına göre; sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, incelenen dosyaya göre üyelik suçundan verilen hükümde bir isabetsizlik yok ise de; sanığın istinaf aşamasından sonra etkin pişmanlıktan yararlanmak istediğini bildirerek 26.03.2021 tarihli dilekçesinde örgütle irtibatına ilişkin bilgiler verdiği nazara alındığında, gerekirse yeniden ifadesi alınmak suretiyle hakkında 5237 sayılı TCK"nın 221. maddesinin 4. fıkrasının 2. cümlesinde yazılı etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışıldıktan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinin gözetilmesi lüzumu;
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Bingöl 2. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine, kararın bir örneğinin bilgi için Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 07.04.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.