16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/7 Karar No: 2018/1052 Karar Tarihi: 09.04.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/7 Esas 2018/1052 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen karar, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddedildiği belirtildi. Dosya incelendiğinde, sanığın müdafiinin duruşmalı inceleme istemi reddedildi ve temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildiği vurgulandı. Kararda, suç tarihinin yanlış yazıldığı belirtildi ve Adli emanetin 2016/1228 sırasında kayıtlı eşyalar hakkında zaman aşımı süresi içinde bir karar verilmesinin mümkün olduğu ifade edildi. Sanığın hükümden sonra dosyaya gönderdiği dilekçenin yeterli bilgi içermediği ve etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı tespit edildi. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı ve hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirtilen kararda, söz konusu suçun kanunda öngörülen suç tipine uyduğu ve yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilerek uygulandığı ifade edildi. Kararda, TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddelerine atıfta bulunulmuştur.
16. Ceza Dairesi 2018/7 E. , 2018/1052 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "25.08.2016 ve öncesi" olarak yazılmaması mahallinde giderilebilir yazım hatası kabul edilmiş; Adli emanetin 2016/1228 sırasında kayıtlı eşyalar hakkında zaman aşımı süresi içinde bir karar verilmesi mümkün görülmüş; sanığın hükümden sonra dosyaya gönderdiği 23.05.2017 tarihli dilekçesi TCK"nın 221. maddesine uygun şekilde yeterli bilgi içermediğinden sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı değerlendirilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin Kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği,aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 09.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.